• İstanbul 22 °C
  • Ankara 26 °C

“Hainler kaybetti, Aziz Milletimiz Kazandı”

“Hainler kaybetti, Aziz Milletimiz Kazandı”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Avukatı, yazar Doç. Dr. Av. Hüseyin Aydın, "Kültür Sohbetleri"ne konuk oldu ve eseri “Asırlık Gece" kitabıyla ilgili TYB Genel Başkan Yardımcısı Tarkan Zengin’in sorularını cevaplandırdı.

14 Temmuz 2021 Çarşamba günü Türkiye Yazarlar Birliği'nin youtube ve twitter hesaplarından canlı yayınlanan söyleşide konuşan Hüseyin Aydın, “15 Temmuz darbesini planlayanlar, icra edenler, özellikle askerler uzun yıllar devletin içindeler ve devletin nasıl çalıştığını biliyorlar. Sivil kadrolar da zaten bütün mesailerini devlete sızma, devletin işleyişine müdahale etme, oradan bilgi temin etme ve kendi amaçları için kullanmaya odaklanmışlardır. Darbe girişimine hazırlanırlarken önceki darbeler üzerinden bir okuma yaptıklarını görüyoruz. 1960 Darbesi'ni okudular. Onun sonuçlarını tamamlamasına ilişkin okumalar yaptılar. 1980 darbesinde okuma yaptılar. Ama birebir 1960 darbesi ve 1980 darbesi gibi olması mümkün değil. Çünkü 15 Temmuz darbe girişiminin en önemli hususiyeti bu darbenin bir örgüt tarafından, yani devleti sızmak amacı güden ve gayrimeşru yollarla devletin kurumlarına sızarak, nihai olarak devletin egemenliğini ele geçirmeye çalışan bir örgüt tarafından planlanıp icra edilmesidir. 1960 darbesi  bir cunta darbesidir.  1980 darbesi ise emir komuta zinciri içinde bir darbedir. Ama 15 Temmuz darbe, darbe girişimi, emir komuta zinciri dışında olması sebebiyle 1960 Darbesi'ne daha yakın kabul edilebilir. Ama bir örgüt tarafından örgüte mensup askerler tarafından planlanıp icra edildiği için 1960 darbesinden de ayrılır.” dedi.

Girişim olarak 15 Temmuz’un farklılıklar gösterdiğine işaret eden Doç. Dr. Av. Hüseyin Aydın, “ Dolayısıyla darbeler tarihini yazdığımız da 15 Temmuz darbe girişimini esasında ayrı bir tür olarak yazmamız lazım. Hem yapanlar açısından hem icra ediliş tarzı açısından ayrı bir tür olarak yazmak ve belki de yeni bir kavram bulmamız da gerekir. Bu darbe girişimi bazı yönleriyle bir darbe girişimi bazı yönleriyle de bir işgal girişimidir. Esasında darbe değil, işgal karışımı bir hareket tarzı olduğunu görüyoruz. Esasında akademisyenlerimiz siyaset bilimcilerimiz bu darbe üzerinde özel olarak çalışıp belki özgün bir kavram üretme şansı olabilecek. Bu yeni kavramların yeni bir literatürün oluşmasını mümkün olabilecek bir zemin var. 15 Temmuz’un önceki darbe girişimleriyle benzerlikleri var ama birçok yönüyle kendine özgü bir girişim bu.” diye konuştu.

Hain darbe girişiminin arkasında ulusal güçlerin varlığına dikkat çeken yazar Hüseyin Aydın sözlerini şöyle sürdürdü: “ Dünyanın bütün büyük devletleri örgütün arkasında. Yani Kurtuluş savaşında olduğu gibi 15 Temmuz'da da örgütün arkasında yedi düvel var. Bütün ülkeler neredeyse bütün dünya zeminde söz sahibi olan ülkeler örgütün arkasında böyle bir tabloda, bir milletin veya halkın başarılı olabilmesi hakikaten mucizevi bir şeydir. Çünkü denklemin bir tarafına koyduğunuz güç unsurlarıyla karşı tarafındaki güç unsurlar arasında açık bir orantısızlık var. Yani burada güçlü, kararlı, imanlı bir halk var, elinde hiçbir silah yok, devlete ait hiçbir güç yok. Ama diğer tarafta devletin bütün olanakları bir örgüt tarafından o gece ele geçirmiş ve halka karşı kullanılıyor. Ama yine de,  bu halde, bu mücadeleyi darbeciler kaybetti, milletimiz kazandı.”

Bu haber toplam 526 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim