• İstanbul 18 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 21 °C
  • Konya 21 °C
  • Sakarya 22 °C
  • Şanlıurfa 26 °C
  • Trabzon 18 °C
  • Gaziantep 25 °C
  • Bolu 20 °C
  • Bursa 21 °C

İstanbul’daki Ecdat Yadigarı 10 Bin Çeşmeye Ne Yaptık?

İstanbul’daki Ecdat Yadigarı 10 Bin Çeşmeye Ne Yaptık?
Sadullah Yıldız yazdı.

Son dönem mimar ve restoratörlerinin isim yapmışlarından Sedat Çetintaş, ‘Türklerde Su, Çeşme, Sebil’ başlıklı uzun makalesine şöyle bir cümleyle başlıyor: “Mimarînin medeniyet tarihinde ve cemiyet hayatında kesin bir ifadesi vardır.”

Bu oldukça net ve göründüğünden daha uzun anlam saklayan bir cümle aslında. Sonra bu kelimeleri biraz açıyor Çetintaş ve uzaktan minarelerini gördüğümüz bir şehirde İslam’ın varlığını, göreceğimiz kiliselerle de Hıristiyanlığın varlığını anlayacağımızı söylüyor. Bu biraz ortadan bir örnek ama ilk cümledeki “kesin bir ifade” kısmına daha mufassal bir dikkatle takılmışımdır ben: Bu kesin ifade nedir?

Kesin ifade kuşkusuz ki belli bir şey değildir ama ifadenin bir kesinliği muhakkak vardır. İstanbul’u plazalar ve alışveriş merkezleriyle donattığımızda bu kesin bir ifade anlamına gelir; kubbeler ve saçakların baskın olduğu manzaranın geldiği anlama gelmeyen kesinlikte bir ifade. Çeşmeler de bu manzaraya, şimdi veremedikleri türden bir ifadeyi kazandıran birer İstanbul yapıcılarıydılar. Uzun zamandan beri birçok diğer başlıktaki tarihî eser gibi, yerlerini alan yeni birtakım unsurlar dolayısıyla baskın ve hatta görünür değiller. Dahası, yok ediliyorlar.

Osmanlı bunca çeşmeyi niye yapmıştır?

Sedat Çetintaş, suyu ve su şırıltısını çok seven milletimizin temizlik hassasiyetine dair Dördüncü Murat zamanına ait bir evraktan yola çıkıp SuriçiEyüpGalata ve Üsküdarmıntıkalarındaki çeşme sayısını -dile kolay- 10390 olarak naklediyor. Bunların 4 bin kadarını vüzera ve ulema tarafından yaptırılmış, geri kalanını da umumî ve hususî çeşmeler olarak zikrediyor. Şehrin nüfusu ve cami sayısının nerdeyse birkaç kişiye bir tane düşecek bollukta oluşunu mübalağa eden söylemi dikkate alıp caminin yetersizlik sebebiyle değil, başka bir şey dolayısıyla yapıldığını hatırlatan o meşhur tespitten mülhem, bir zeyl olması için sorabiliriz: Osmanlı bunca çeşmeyi niye yapmıştır?

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/gezi-mekan/25390/istanbuldaki-ecdat-yadigari-10-bin-cesmeye-ne-yaptik

Bu haber toplam 754 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Şiir Ezber mi Bozacak Rahatsız mı Edecek?08 Eylül 2025 Pazartesi 10:43
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim