İnsanın özgürleşmesi yolculuğu olarak başlayan modern Batı uygarlığının dünya üzerinde kurduğu zorba ve haksız hegemonyasının, Batılı insanı, önce kilisenin tasallutundan “özgürleştirmesi”, sonra “tanrılaştırması”, sonunda dönüp dolaşıp insanı daha berbat kölelik biçimlerinin eşiğine fırlatması: Modernlikle birlikte araçların kölesine dönüşen, “modernlik hapishanesi” ve “demir kafes” olarak tarif edilen bir çıkmaz sokağa sürüklenerek “özgürlük kaybı” ve “mânâ krizi”ni iliklerine kadar yaşamaya başlayan modern insanın, postmodernlikle birlikte, önce hazlarının, sonra da medyatik ayartıların kölesine dönüşmesi...
Tarihte benzeri görülmemiş bir felâketle karşı karşıya insanlık. Bize, yaşadığımız şeyin, küresel ölçekte yaşanan bir salgın olduğu söyleniyor: İletişim ve ulaşım teknolojisindeki başdöndürücü gelişmelerle ve yanı sıra da her alanda yaşanan küreselleşme süreçleriyle birlikte zaman-mekân mesafesinin ortadan kalkması, tarihte belli coğrafyalarla sınırlı kalan bir salgının günümüzde küre ölçeğinde yaşanmasına yol açtı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.