Bir yandan Hâricî anlayışın birebir eşlemeci düz mantığa dayalı Tevhidî dar alana hapseden akide ve idraksizliğinden gelişen Tekfirci ötekileştirme ve şiddet uygulamaları, bunun tarihimizde Vahhabilik/Selefîlik, Kâdızâdelik gibi akımlara etkisi, diğer yandan önceki bölümlerde söz konusu ettiğim soğuk savaş dönemi totaliter ideolojilerinin militanlık ve şiddet yöntemi, tüm bunların bir araya gelmesi bir kısım siyasal/radikal İslamcı akım ve gruplar üzerinde önemli etki oluşturdu. Dahası, Hâricîlik/Vahhabiliğin tarihten gelen etkisi ile, militarizmi ve şiddeti öne çıkaran soğuk savaş dönemi totaliter ideolojilerinin etkisinin buluşup bileşke oluşturarak, 'ideolojik Selefilik' diye nitelendirebileceğimiz bir kısım siyasal İslami hareketler üzerinde ciddi etki oluşturdu. Yanısıra, 20. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren Arap yarımadasında ve Hicâz'da Selefîliğin en marjinal kolu olan Vahhâbi idaresinin hakim olması, Hâricî/Vahhâbi anlayışın İslâm Dünyası'ndaki etkisinin süregelmesinin başlıca nedeni'dir.
Yazının devamı için: http://yenisafak.com.tr/yazarlar/MufitYuksel/isid-isl%C3%A2m-siddet-ve-gazze-3/55133































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.