Mustafa Özcan'dan: Doğu Türkistan'da Ramazan

Ruslar cami yapımına yeterli derecede değil, göstermelik derecede müsaade etmişlerdir. Açık camileri propaganda amaçlı olarak teşhir etmişlerdir. Bir zamanlar Mir Arap Medresesi gibi medreselerin de aynı amaca mebni olarak açık tutulmasında olduğu gibi. Yasak savma kabilinden icraatlar. Geçmişte Tunus ve Türkiye gibi ülkelerde de Ramazan aylarında bu ayın safiyetini ve coşkusunu gölgeleyecek icraatlar yapılırdı. Dine karşı reformların tamamına yakını mübarek aylara denk getirilmiştir. 28 Şubat sürecinde de insanlar dinleriyle fitneye düşürülmeye çalışılmıştır. Bir takım organize işler ve hareketler İslam'a mal edilmiş ve bu yolla dindarlar rencide edilmiş ve dinleri konusunda şüpheye düşürülmeye çalışılmışlardır. Meryem Cemile'nin bahsettiği Ramazan ikliminde ateizm propagandasını katlama politikası el'an devam etmektedir. Bunu bugün Arakan ve Doğu Türkistan'da görüyoruz. Doğu Türkistan'da Uygur Türklerinin yaşamış olduğu bölgede bu yıl da oruca sınırlama getirildi. Uygur Türklerinin yaşamış olduğu Doğu Türkistan bölgesinde Komunist Partisi özellikle Ramazan'da Müslümanların oruç tutmasının ve namaz kılmasının engellenmesine dair bir genelge/tamim yayınlamıştır. Bu tamime göre devlet kurumlarında oruç tutulması yasak. Gerekçe olarak orucun üretime olumsuz etkisi gösteriliyor.

Urumçi ve Kaşgar gibi şehirlerde lokanta sahipleri de Ramazan'da işlettikleri lokantaları açık tutmak zorundalar. Kapatırlarsa, kapanırlar. Lokantalar kapalı kalırsa bir yıl boyunca çalışma izinleri iptal ediliyor. Komunist Partisi'nin açtığı Ramazan kampanyası çerçevesinde parti yetkilileri köylere gezi düzenleyerek halkın oruç tutup tutmadığını gözlüyor ve muhtarlara ve yetkililere yiyecek götürerek onların oruç tutup tutmadıklarını test ediyor. Çinli komunistler Ramazanla böyle mücadele ediyor. Aynen Meryem Cemile'nin Mektuplarında Mevdudi'ye anlattığı gibi.