Selman Mantaş'tan: Kırım’da baskı rejimi

Toprakları Rusya tarafından ilhak edilen Kırım Tatarlarının korktukları başlarına geliyor.

Rusya Kırım’da büyük sürgünü hatırlatan icraatlarını artırarak, baskı dönemlerini aratmayan uygulamalar yapıyor.

Dünya Rusya’nın Kırım’ı ilhakını sadece izlemekle yetinmişti.

Ukrayna’nın doğusunda Rus milisler ve Ukrayna ordusu arasında çıkan çatışmalar bir süredir Kırım’ı gündemden düşürmüştü.

16 Mart’ta yapılan bağımsızlık referandumundan sonra yaşanan gelişmeler Kırım Tatarlarının kaygılanmakta ne kadar haklı olduklarını gösteriyor.

Vladimir Putin bağımsızlıktan sonra Kremlin’deki Georgiyevski Salonu'nda yaptığı konuşmada Kırım Tatarlarına pek çok vaatte bulunmuştu.

O gün “Sovyet döneminde pek çok adaletsizlik meydana gelmiştir ve bu tarihte Ruslar da pek çok acı yaşamıştır. Bundan sonraki süreçte Kırım Tatarlarının koşullarının iyileştirilmesi için gerekli adımlar atılacaktır” diyen Putin, bu sözlerinin arkasında durmadı.

Daha birkaç gün önce Kırım Tatar Milli Meclisi’nin Başkanı Refat Çubarov’a 5 yıl boyunca Kırım ve Rusya’ya giriş yasağı getirildi.

Yasak Rusya’nın Kırım’a atadığı savcı Natalya Poklonskaya tarafından Çubarov’a tebliğ edildi.

Gerekçeli kararda Çubarov’un Kırım’da etnik ayrımı körükleyen radikal faaliyetlerde bulunduğu öne sürülüyor.

Anavatanları Kırım’da varlık mücadelesi veren Tatarlar, her zaman Ukrayna’da yaşayan etnik grupların birlik ve beraberliğinden yana oldular.

Tatarlar geride bıraktığımız sürede Kırım’ı etnik olarak parçalayacak girişimlere, Rusya’yı karşılarına alma pahasına itiraz ettiler.

Bu yüzden Refat Çubarov’a verilen 5 yıllık yasak kararının hukuki değil, siyasi olduğu ortada.

Rusya’daki muhaliflerine ülkeyi dar eden Vladimir Putin’in Kırım’da kendisine muhalefet etme potansiyeline sahip Tatarların varlığına tahammül edeceğini beklemek hayalcilik olur.

Refat Çubarov’a verilen yasak ne ilk ne de son olacak. Ayrıca bu yasağın içeride de güçlü destekçileri var.

Bunlardan biri Kırım’ın Rusya yanlısı Başbakanı Sergey Aksenov.

Aksenov dün yasakla ilgili şunları söyledi: “Günümüzde Kırım Cumhuriyeti’nde etnik ayrımı körüklemeye çalışan herkes izole edilmeli. Bu konular Kırım’da çok hassas. Farklı din ve milliyet mensupları arasında çatışma yaratmaya çalışanlar Kırım’da bulunamayacak. Herkese karşı gerekli tedbirler alınacak.”

Kırım Parlamentosu Milletvekili Lentun Bezaziyev de Refat Çubarov ve Kırım Tatarlarının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun cezalandırılması gerektiğini savunanlardan biri.

Bezaziyev’e göre Kırımlı liderler Kırım’ın çıkarlarını değil, kendi çıkarlarını düşünüyorlar.

Rusya yanlısı Milli Fırka Partisi Başkanı Vasvi Abduraimov da Refat Çubarov’u suçlayarak, “Kırım Tatar Milli Meclisi liderlerinin bugüne kadar yaptığı faaliyetlerle polis ilgilenecek” dedi.

Geçtiğimiz ay da Kırım Tatarlarının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’na 5 yıl Kırım’a ve Rusya’ya giriş yasağı verilmişti.

Kırımoğlu’na verilen yasağı protesto eden binlerce Kırım Tatarı para cezasına çarptırıldı.

Rusya’nın Kırım’ı ilhakından bugüne kadar geçen 4 aylık sürede pek çok Tatar Rus İstihbarat Servisi FSB tarafından sorguya alındı.

Kırım Tatarlarının en yetkili temsil makamı Kırım Tatar Milli Meclisi defalarca kez kapatılma tehdidine maruz kaldı.

18 Mayıs’taki Büyük Sürgün’ü anma törenlerinin ve 26 Mayıs’taki Bayrak Bayramı’nın kutlamalarının başta Akmescit olmak üzere büyük meydanlarda yapılması Rus yönetimi tarafından yasaklandı.

Kırım’da Tatarlara yönelik darp, tehdit ve camilere saldırılarda gözle görülür bir artış yaşanıyor.

5 Temmuz’da Rusya-1 Televizyonu Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nu karalayan bir film yayınladı. Bu film Kırım Tatarlarının büyük tepkisini çekti.

Refat Çubarov’a verilen giriş yasağı Kırım Tatarlarının şu an yaşadıkları ağır baskının sadece bir parçası.

Bu konuda Kırım Tatarlarının hamisi konumundaki Türkiye’ye söylemden daha çok eylem noktasında büyük görev düşüyor.

Kırım Tatarlarına sahip çıkmanın Türkiye’nin Karadeniz güvenliği açısından da büyük önemi olduğu hatırdan çıkarılmamalı.

10.07.2014 Milat