Yeni Savaş Stratejileri

Namık AÇIKGÖZ

Köroğlu, “Tüfek îcâd oldu mertlik bozuldu” derken, çağın değiştiğini ve savaş şeklinin de buna bağlı olarak değiştiğini söylüyordu. Onun anladığı savaş, ilan edilen bir seferberlikle düşmanla yekten çarpışmaktı.

Barutun gücü silahla yönlendirilince, mertlik, yani pazu kuvveti gitti, yerine barutun gücü geldi. Barut geldi ve mertlik bozuldu… Bir zaman barutun gücü devam etti. Son barut gücü belki İkinci Dünya Savaşı’nda gösterildi. Sonraki zamanlarda (Kore, Arap-İsrail, Vietnam, Kıbrıs çıkartması, Rusya’nın Afganistan işgali, İran-Irak savaşı) barutun gücü öldürmeye endeksli bir şekilde kullanıldıysa da, soğuk savaş dönemi, batılı emperyalistlere yeni savaş stratejileri üretmeye sevk etti. Bu dönem kültür savaşı, ekonomik savaş, Beşinci Kol faaliyetleri gibi savaş detaylarını güçlü hale getirdi. Kitle iletişim araçlarının artması ve gücünün de kontrolsüzleşmesi, bütün dünyada yeni savaş stratejilerinin oluşturulmasına yol açtı.

Artık yeni devirde, emperyalistler, maşa varken ellerini yakmadılar. Gözlerine kestirdikleri ülkelerde, en az 2 çarpışan grup oluşturdular ve bunların çarpışmasıyla zaafa uğratılan devletler, batının kucağına oturmak zorunda kaldı.

Emperyalist ülkeler, çarpışma bölgelerinde besledikleri “mayın eşeği” örgütlerle, çok az masrafla çok sarsıcı eylemleri finanse ettiler. Artık, büyük bütçelerle hazırlanan büyük savaşlara gerek yoktu. Muhatap ülkenin hassas yerlerinde gerçekleştirilen patlamalar, medya aracılığıyla, anında kitlelere aktarılıyor ve böylece, emperyalist devletler, muhatap ülkeyi moral olarak çökmenin eşiğine getirmek için bir merhale katetmiş oluyorlardı. Bu eylemlere paralel olarak, köleleştirilmiş siyasetçiler siyasî arenada demokratik haklarını kullanarak(!) demokrasiyi katlederler. Siyasîleri besleyen sömürge tipi aydınlar, şapkadan tavşan çıkarırcasına yaptıkları izahlarla, devleti suçlu, mayın eşeği terör gruplarını ve destekçisi köle aydınları, toplum katında haklı çıkarmaya çalışırlar. Buna ilk kanan kitle, kullanışlı aptal olan “aptal romantikler”dir ve bunların tarafsız toplum kitlesini etkilemesi beklenir.

Emperyalist devletten mayın eşeği örgüte, örgütten aptal romantiğe kadar bu daire böyle çalışır. Yapılan her terör eyleminden sonra çalışmaya başlayan bozguncu sistem, başta bilgi kirliliği olmak üzere bütün yolları kullanarak toplumu ifsad etme gayretine düşer. Arkasındaki uluslararası emperyalist destekle, ilk bakışta güçlü gibi görünen emperyalist lejyonerler, millî irâde karşısında darmadağın olmaktan hiçbir zaman kurtulamazlar. 

Ankara patlamasından sonra yaşanan, tam da budur. PKK destekçisi medya kuruluşları, var güçleriyle toplumsal muhalefeti savuşturma gayretine düştüler ve işi devletin YPG-PYD’yi suçlu gösterme gayretiyle gerçekleştirilen bir eylem olmaya kadar götürdüler. Destekçileri  sömürge tipi aydınlar da aynı ağzı kullanmaktan hiç geri durmadılar. Bu son derece normaldir; çünkü çark, yukarıda izah ettiğimiz gibi işliyor. Tabii bu arada iktidar düşmanlığı yaparken PKK ile aynı çizgiye düşen veya en azından terörle mücadeleyi dejenere ederek terörün istediği ortamın oluşmasına katkıda bulunan “aptal aktivistler”i de unutmamak lazım. Emperyalistler, “aptal aktivistler”in vereceği gücü hiç hesaplamamışlardır. Onların durumu, “Körün istediği mayın eşekleri, Allah’ın verdiği aptal aktivist bonusu” durumundadırlar.

Bütün dünyada, PKK, IŞİD ve benzeri örgütlerin saldırılarını bu açıdan değerlendirmek lazımdır. Çünkü bu yeni bir savaş şeklidir ve Üçüncü dünya savaşı, Müslüman coğrafya ve Türkiye merkezli olarak bu şekilde sürmektedir.

Bu yazı toplam 525 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim