• İstanbul 12 °C
  • Ankara 12 °C

Ahmet Türk'ten: ‘Kafes’ Filmi Hakkında

Ahmet Türk'ten: ‘Kafes’ Filmi Hakkında
Maalesef milliyetçi camia kendi düşünce kalıplarına sahip ve politik hafızasını ve figürlerini temsil edecek bir şekilde sinema, tiyatro ve TV yapımları sahasında hiç olmadı.

Bu istikamette; oyuncu, sanatçı, yönetmen, senarist ve yapımcı gibi unsurlara sahip olma anlamında da fukara kaldı!  

Milliyetçiler, soğuk savaş dönemi politik mücadele yıllarından tutun günümüze kadar politik mücadele sahasının en güçlü taraflarından biri olmasına rağmen; ne mesajlarını, ne geçmişini, ne travmalarını, ne acılarını, ne sevinçlerini, ne mizahını, ne de hesaplaşmalarını geniş kitlelere sunabilecek sinema ürünleri ortaya koyamadı… Olanlarda bir elin beş parmağını geçmeyecek sayıda ve say denilse akıllarda kalmayacak etki derecesinde yapımlardı… Bu yüzden apolitik ve geniş kitlelerin milliyetçi camiaya ve mücadelelerine dair bildikleri, Sol’un “kurtarılmış bölge” haline getirdiği sinema ve diğer görsel sanat aracılığıyla kitlelere sunduğu kadar ve biçimde oldu!

Sinema tiyatro ve diğer sanat dallarına hak ettiği oranda alaka göstermeyenlerin çoğunlukta olduğu camiamızda, önce “Milliyetçi sinema mümkün mü?” tartışmalarının fitilini yakan duyarlı insanlar seslerini yükseltmeye başladı… Ardından bu eksikliği dert edinen, en önemlisi “istenildiğinde ve adım atıldığında her şey yapılabilir” azmi ve kararlılığıyla çevrelerine güven veren, kendileriyle barışık ve özgüven sahibi gerçek idealistler bu makûs duruma “vaziyed” etmeye başladı! İşte böyle bir silsilenin son halkası ve böyle bir motivasyonun ürünü olan ‘Kafes’ filmini, her şeyden önce, yukarıda anlatmak istediğim durum tespiti ve gerekçelerden ötürü mühim buldum. 

İnanın bana, bu yazıyı ne bir tanıtım amacıyla kaleme aldım, ne de ‘Kafes’i eleştirmek için... ‘Kafes’in neyi anlatmak istediği konusunda filmi izleyenler, algıları ve anlayışları münasibince ve mütenasibince alacağını aldı zaten… Ben sadece ‘Kafes’ filminin bizim camianın önünde açacağı ufuklara dair ümitlerimi; bırakın artırmayı, coşturduğunu söylemek için ve bu sevincimi sizlerle paylaşmak için bu yazıyı kaleme aldım...

“Beğendim” ve “beğenmedim” kanaatleriyle sınırlı kişisel yorumlar elbette bir film tenkiti değildir. Tıpkı film içindeki hataları eksiklikleri bulmanın film eleştirisi olmadığı gibi… ‘Kafes’ filmini yazan, yöneten oynayan herkesin izleyiciyi bir yerlere yolculuğa çıkarmayı istediği açık… Filmden çıktıktan sonra bu filmin sadece gözlerinize hitap etmediğini, bu filme emek edip önümüze servis edenlerin filmi izleyenleri bir yolculuğa çıkarmayı başardığını görüyorsunuz... Bence bir ‘dönem filmi’ için bu duygunun seyirciye başarıyla hissettirilmesi her şeyden çok önemlidir.

Devamı için: http://www.gazetevahdet.com/kafes-filmi-hakkinda-3755yy.htm

Bu haber toplam 822 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim