Ankara, ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı CENTCOM’un elini görmüş ve karşı hamlesini yapmıştır. Bu hamlenin işe yarayıp yaramadığını aşağıda izah edeceğim.
Hatırlayın.. Rusya’nın teşvikiyle Ankara-Şam normalleşme sürecinin başlatılması Suriye’deki statükoyu bozmuş, taşları yerinden oynatmıştı. Bu trenin varacağı yer ABD’siz bir Suriye’ydi. CENTCOM buna Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki terör unsurlarını birleştirme ve etki alanını genişletme hamlesiyle karşılık verdi. Bunu nasıl yaptı? Kandil-Suriye arasında hava trafiği başlattı. Terör örgütü üyelerini kendi uçaklarıyla taşıdı. Talabani üzerinden terör örgütüne helikopter sağladı.
ABD VE TÜRKİYE’DEN KARŞILIKLI HAMLELER
Burada bir parantez açalım: Gelinen noktada köprünün altından çok sular aktı. Bugün ABD Dışişleri ve CIA, Suriye’den çekilerek dikkatin Çin’e verilmesini istiyor. Bu kapsamda bölgede yoğun bir diplomasi trafiği işliyor. ABD, Suudi Arabistan liderliğindeki Körfez ülkelerinden bir konsorsiyum oluşturmayı, böylece “Çin’in uç beyi” olarak gördüğü İran’ı dengelemeyi, İsrail’in güvenliğini sağlamayı, daha sonra bölgeden çıkmayı planlıyor. Bu konsorsiyuma Filistin’de iki devletli çözüm müzakereleri, İsrail’le normalleşme, güvenlik işbirliği anlaşması, sivil nükleer teknoloji transferi paketi sunuyor. Ankara’dan bu oluşuma destek olmasını bekliyor. Körfez ülkeleri ise bölgede üstleneceği rol karşılığında Washington’dan İsrail’e verilen garanti paketinin aynısını istiyor. ABD Dışişleri ve CIA bu süreci yürütürken CENTCOM Suriye-Irak planından henüz vazgeçmiş değil. ABD’de işletilen farklı planlar var. Söylenenle uygulanan örtüşmüyor. Parantezi kapatıp devam edelim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.