Bu
yazının yayınlandığı gün Avrupa Parlamentosunun Türkiye raporu
yayınlanmış olacak. Raporun yayınlanmasından önce Avrupa Birliği Bakanı
ve Başmüzakereci Volkan Bozkır ile hem rapora dair görüşleri, hem de
Türkiye-AB ilişkilerinin seyrini görüştük.
Bakan
Bozkır, yarın açıklanacak rapora 420 değişiklik önergesinin verildiğini
not düşüyor. “Şu anki hâliyle raporda kabul edilemeyecek bir husus yok
ama son anda eklemeler yapılırsa rapor aynen iade edilir ve kabul
edilmez” diyen Bozkır, Türkiye'nin bu konuda iki kırmızı çizgisi
olduğunu vurguluyor. PKK'nın terör örgütü listesinden çıkarılması ve
1915 olayları ile ilgili Avrupa Parlamentosunun aldığı son karar. Rapor
eğer son anda değiştirilemezse (ki Bozkır bunun düşük bir ihtimal
olduğunu da not düşüyor), Türkiye tarafından onay almış gibi görünüyor.
Bozkır, yarın açıklanacak rapora 420 değişiklik önergesinin verildiğini
not düşüyor. “Şu anki hâliyle raporda kabul edilemeyecek bir husus yok
ama son anda eklemeler yapılırsa rapor aynen iade edilir ve kabul
edilmez” diyen Bozkır, Türkiye'nin bu konuda iki kırmızı çizgisi
olduğunu vurguluyor. PKK'nın terör örgütü listesinden çıkarılması ve
1915 olayları ile ilgili Avrupa Parlamentosunun aldığı son karar. Rapor
eğer son anda değiştirilemezse (ki Bozkır bunun düşük bir ihtimal
olduğunu da not düşüyor), Türkiye tarafından onay almış gibi görünüyor.
Bakan
Bozkır iki konuda müjde veriyor. AB-Türkiye ilişkilerine dair uzun
zamandır ulusal ve uluslararası kamuoyunda hâkim olan havanın aksine, bu
sene önemli atılımlar olacağını ima ediyor. Bunlardan ilki 17. faslın
açılmasına dair. “Bu hususta komisyon hazırlıkları tamamladı. 17. faslın
haziran ayında açılma ihtimali çok güçlü bir şekilde var” diyor.
Bozkır iki konuda müjde veriyor. AB-Türkiye ilişkilerine dair uzun
zamandır ulusal ve uluslararası kamuoyunda hâkim olan havanın aksine, bu
sene önemli atılımlar olacağını ima ediyor. Bunlardan ilki 17. faslın
açılmasına dair. “Bu hususta komisyon hazırlıkları tamamladı. 17. faslın
haziran ayında açılma ihtimali çok güçlü bir şekilde var” diyor.
Buna
ek olarak Gümrük Birliği anlaşmasının revize edilmesi doğrultusunda
önemli adımların atıldığını hatırlatıyor Bozkır. Bu konuda müjdeyi,
Başbakan Ahmet Davutoğlu bu ay içinde vermiş, “Türkiye, Avrupa
Birliği'nin Serbest Ticaret Anlaşması karar mekanizmalarına doğrudan
müdahil olacak. Türkiye Gümrük Birliği'nden doğan haklarını muhafaza
ederken, serbest ticaret antlaşmaları üzerinden herhangi bir şekilde
mağdur edilmeyecektir. Bu şekilde transatlantik ticarette söz sahibi
olacağız" şeklinde konuşmuştu. Bozkır konunun detaylarını şöyle
aktarıyor: “AB Komisyonunun müzakere yetkisi alması gerekiyor. Müzakere
yetkisini alırken hangi çerçeve belgesini esas alması gerektiği
konusunda uzun zamandır müzakerelerimiz sürüyordu. Bizim ısrarla koymak
istediğimiz maddeyi son anda kabul ettirdik. AB üçüncü ülkelerle serbest
ticaret anlaşması imzalayacağı zaman bunun Türkiye için otomatik
geçerli hâle gelmesi. Bu 20 yıl önce imzaladığımız anlaşmada olmadığı
için, AB bir anlaşma imzaladığı zaman üçüncü bir ülkeyle Türk pazarları
Gümrük Birliği anlaşması nedeniyle o ülkeye sıfır gümrükle açılıyor, ama
Türkiye o ülke pazarlarına sıfır gümrükle ticaret yapamıyordu. AB uzun
zaman bunu koymak istemedi. Ben AB Bakanı ve aynı zamanda
Başmüzakereciyim. Bu nedenle, AB ile tüm müzakereleri ben koordine
ediyorum ve çeşitli konularda diğer bakanlarımıza yardımcı oluyoruz ve
bakanlıklarla istişare ediyoruz. Bu maddeyi koymazsanız güncelleştirmeyi
gerçekleştirmeyiz diye karar aldık. Onun üzerine de bu madde bu
çerçevenin içine girdi.”
ek olarak Gümrük Birliği anlaşmasının revize edilmesi doğrultusunda
önemli adımların atıldığını hatırlatıyor Bozkır. Bu konuda müjdeyi,
Başbakan Ahmet Davutoğlu bu ay içinde vermiş, “Türkiye, Avrupa
Birliği'nin Serbest Ticaret Anlaşması karar mekanizmalarına doğrudan
müdahil olacak. Türkiye Gümrük Birliği'nden doğan haklarını muhafaza
ederken, serbest ticaret antlaşmaları üzerinden herhangi bir şekilde
mağdur edilmeyecektir. Bu şekilde transatlantik ticarette söz sahibi
olacağız" şeklinde konuşmuştu. Bozkır konunun detaylarını şöyle
aktarıyor: “AB Komisyonunun müzakere yetkisi alması gerekiyor. Müzakere
yetkisini alırken hangi çerçeve belgesini esas alması gerektiği
konusunda uzun zamandır müzakerelerimiz sürüyordu. Bizim ısrarla koymak
istediğimiz maddeyi son anda kabul ettirdik. AB üçüncü ülkelerle serbest
ticaret anlaşması imzalayacağı zaman bunun Türkiye için otomatik
geçerli hâle gelmesi. Bu 20 yıl önce imzaladığımız anlaşmada olmadığı
için, AB bir anlaşma imzaladığı zaman üçüncü bir ülkeyle Türk pazarları
Gümrük Birliği anlaşması nedeniyle o ülkeye sıfır gümrükle açılıyor, ama
Türkiye o ülke pazarlarına sıfır gümrükle ticaret yapamıyordu. AB uzun
zaman bunu koymak istemedi. Ben AB Bakanı ve aynı zamanda
Başmüzakereciyim. Bu nedenle, AB ile tüm müzakereleri ben koordine
ediyorum ve çeşitli konularda diğer bakanlarımıza yardımcı oluyoruz ve
bakanlıklarla istişare ediyoruz. Bu maddeyi koymazsanız güncelleştirmeyi
gerçekleştirmeyiz diye karar aldık. Onun üzerine de bu madde bu
çerçevenin içine girdi.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.