• İstanbul 13 °C
  • Ankara 14 °C

Prof. Dr. Yücel Oğurlu: Gerçeklikten kopuş ve sanal dünya marazlarından…

Prof. Dr. Yücel Oğurlu: Gerçeklikten kopuş ve sanal dünya marazlarından…
İnsan ile bilgisayar arasındaki temasları bugüne dek yaşadık ve yakinen biliyoruz. İnsan ve yapay zekâ temasını ise alt seviye örnekleriyle biliyor ve izliyoruz…

Baş döndüren bir hızla kısmen yararlandığımız kısmen de maruz kaldığımız bir teknolojik dönüşümün peşinden sürükleniyoruz. Evet, bir yandan teknolojinin nimetlerinden alabildiğince istifade ediyor, diğer yandan ona “maruz” kalıyoruz. Yaşanan bilişim devriminin sağladığı fırsat ve imkânlar kırk elli yıl öncesinde ancak hayal mahsulü olarak nitelendiriliyordu. Uçuk bilim-kurgu filmleri, uzayda kablosuz görüntülü görüşmeyi haberleşmede hayal gücünün varabileceği en uç örnek olarak sunuyordu. Bugün, uydu bağlantılı GSM operatörlerinin üzerinden avuçlarımız arasındaki cep telefonları aracılığıyla bilgi, belge, fotoğraf, görüntü ve ses dosyaları kolaylıkla transfer edilmesi ulaşılamayacak bir gelişme olarak görülüyordu.

Bizzat bir yaşadığım örnekle, Türkiye-Kanada arasında 20 gün içinde tamamlayabileceğiniz akademik bir yazışmayı, artık dakikalara sığdıran e-posta imkânı bile son yirmi beş yılda gelinen noktayı özetlemeye yeter.

En basit yazışma programlarında bile otomatik düzeltme yapan, sesi yazıya dönüştüren, konuşmayı anında diğer bir dile çevirebilen programlar ile arama motorlarının gün geçtikçe gelişen ve birçok dilden karşılıklı çeviri yapabilen programları “yapay zekaya” doğru ilerleyen gelişmeleri işaret ediyor.

 Daha önce bu köşeden dikkat çektiğim “yapay zeka” gelişmeleri ve bizim henüz yakalayamadığımız “Sanayi 4.0” yerine, yapay zekayı içeren “Sanayi 5.0” aşamaları insan ile makine/araç arasında ne tür çakışma, çatışma ve kesişme alanları çıkabileceği şimdilik bizler için meçhul; ancak kestirilemez de değil.

İşte tam da bu noktada, bilişim araçları gün be gün iç içe geçen hayatımız ve bir anlamda yaşanan bu büyük kuşatmanın bugünden yarına nelere yol açabileceğini düşünmek gerekiyor. Bu kaçınılmaz gelişmenin göz ardı edilmesi mümkün olmadığı gibi sele kapılarak mutlak bir teslimiyet sergilemek de insanlığın geleceği açısından büyük riskleri içerisinde barındırıyor. Açıkçası, bir korku atmosferi oluşturmadan bir durum tespiti yapmakta fayda olduğu düşüncesindeyim.

Devamı: https://www.dirilispostasi.com/makale/gerceklikten-kopus-ve-sanal-dunya-marazlarindan-5c141b875fe829730663e2c9

Bu haber toplam 568 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim