• İstanbul 19 °C
  • Ankara 24 °C

“Açık Büfe” Dindarlıkları ve Likit Din Formları

“Açık Büfe” Dindarlıkları ve Likit Din Formları
Günümüzün sözüm ona yeniçağı, “yeni bir insan türü” yapmak için iş başındadır.

 Bu yeni insan türü, dijital alem açsından akışkan, ezici olmak adına daima üstünlük hevesinde ve son derece her bakımdan “dayanaklı olmak” istemektedir. Siber beden, akışkan zihin, araç beden, makine insan, tekno-beyin gibi isimler, bu tür insan tipini yapılandırıcı algıları ele vermektedir.

Günümüzün sözüm ona yeniçağı, “yeni bir insan türü” yapmak için iş başındadır. Bu yeni insan türü, dijital alem açsından akışkan, ezici olmak adına daima üstünlük hevesinde ve son derece her bakımdan “dayanaklı olmak” istemektedir. Siber beden, akışkan zihin, araç beden, makine insan, tekno-beyin gibi isimler, bu tür insan tipini yapılandırıcı algıları ele vermektedir.
Postmodern denen ve “akışkan modernlik” de denen bu çağ için ulaşılamayacak bir bilgi öğrenilemeyecek bir kültür, tecrübe edilemeyecek bir pratik yoktur. Bu devirde hiçbir şey uzakta olmadığı gibi her şey de elde edilebilir bir seviyededir. İnsan için her şey gibi din de “tüketim endüstrisinin odağı ve konusu olmaktadır. Artık bireyler için din açık büfeye serilmiş ve din, tercih edilmeyi bekleyen, kalbe iyi gelen duaların, akla şifa olan ayetlerin, diz ağrılarına derman olan ritüellerin de ötesinde kişiye, zihniyetine, kültürüne, bilgisine, arayışına göre değişebilen çoklu din formlarına dönüşmüştü. İlah anlayışları bile açık büfeye uygun hale getirilmekte, seküler ilah, insani ilah, babacan ve sevecen ilah, kişisel ilah, agnostik ilah, yaşam ilahı gibi tipolojiler üretilmek istenmektedir. Din, postmodern insan için temel yaşam gereksinimlerini tedarik edici, seçilmiş öznel bilgiler sağlayıcı, yakın çevre eğlencesi veya dar yakınlarla tatil gibi hizmetler gibi postmodern dindarlar için “bir endüstri” haline gelmektedir.
Bu dönemde klasik dini görüngüleri/fenomenlerin (bilhassa diyanet, cami, cemaat, ümmet gibi mega dini yapılar) eskitilmek istenmekte, her olumsuz dini eylemin asıl suçlusuymuş gibi “kriminalize edilmekte” değersizleştirilip önemsizleştirilmek istenmekte veya değersiz imaj ve çağrışımlar ile “zihniyet haritasında” yanlış yere yerleştirilmekte, kayıtsız kalınacak hatta agnostik şartlara uygun hale getirilecek bir ortama doğru sürüklenmekte ve ortaya Postmodern dindarlık denen bir dindar tipi türetilmektedir. Post-seküler dönemde klasik din kavramı yok olmamakla beraber sürekli kontrol altına alınarak güncellenerek dindarın zihin dünyasına uygun apayrı farklı maneviyat formları ve bunlara uygun tanrı tipolojileri yaratılmak istenmektedir.

Devamı: https://www.insaniyet.net/kadavra-inanclar-ve-karkas-bedenler-karsisinda-postmodern-acik-bufe-dindarliklari-ve-likit-din-formlari/

Bu haber toplam 193 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim