21’nci yüzyılı sevmedim.
Allah’ın bildiğini kuldan saklayacak değilim, eşitsizliğin tavan yaptığı, kuralsız savaş alanlarında masum katliamlarının sergilendiği berbat bir çöküş yüzyılı yaşadığımız.
Bunun nedenini de biliyorum: Vahşi bir yüzyılda yaşıyoruz.
Kapitalist ekonomi anlayışının ölümün siyasetine döndüğü bir dönem bu ve insanlar, günlük yaşam telaşlarının içinde yuvarlanıp giderken, bunun bile farkına varamıyorlar.
İçinde yaşadığımız güçlü anafor, galaksiler ötesindeki kara deliklerden farksız.
Bizleri içine çekiyor, enerjimizi sistemli bir şekilde sıfırlıyor, ama bizler, hala yaşadığımızı sanıyoruz.
Oysa, içinde bulunduğumuz sistem yaşatmaya değil, öldürmeye ayarlanmış, yaşam için geliştirilmiş “sürdürülebilirlik” kavramını, imha etmeye sabitlemiş yapı taşıyor.
Bu sistem, zengin ve güçlü olanı yaşatıyor, barındırdığı derin eşitsizlikle, fakir ve güçsüz olanları dev bütçeli bir müzikal yapımının sahnede tek işi hiç ses çıkarmadan dekorun bir parçası gibi durmak olan figüranları haline getiriyor.
Kendine bile güvenmeyen bir sistem bu…
Devamı: https://www.star.com.tr/yazar/musluman-cografya-icin-endiseliyim-soykirim-plani-var-yazi-1542441/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.