Gündemde iki ana konu var. İlki yolsuzluk iddia ve soruşturmaları, ikincisi devlet içinde otonom bir yapılanmanın olduğu ve hükümete özellikle Başbakana karşı harekete geçtiği iddiaları. Yolsuzluk iddialarının usulüne uygun olarak soruşturulması gerektiğini düşündüğümü daha önce yazmıştım. Bunlarla ilk defa karşılaşmıyoruz. Her zaman her iktidar döneminde yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı. Demirel ANAP'a karşı yeri göğü 'Koskotas dosyaları' iddiasıyla inletti, dosyaların hepsi fos çıktı. Şimdiye kadar pek az yolsuzluk iddiası kamu vicdanını tatmin edecek şekilde belgelenebildi. Bir taraftan soruşturmaların ilerlemesini beklerken diğer taraftan da hem âdil yargılama ilkesinin gereklerine özen hem masumiyet karinesine saygı göstermek zorundayız. Benim gördüğüm kadarıyla gerek soruşturmaların yürütülmesinde gerekse hükümetin cevabi ataklarında yanlışlıklar var. Ancak, bu yazıda üzerinde durmak istediğim devlet içinde özel bir yapılanma olduğu iddiası. Bazıları bundan paralel devlet diye de bahsediyor, ama ben Ali Bayramoğlu'nun 'otonom yapılanma' adlandırmasının daha uygun olduğu kanaatindeyim.
Yazının devamı için: http://yenisafak.com.tr/yazarlar/atillayayla/demokrasi-ve-devlet-icinde-otonom-yapilanma/45338































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.