Ali Ağaoğlu’nun davetiyle Ataşehir’deki ofisinde bir öğle yemeği yedik dün.
Şu meşhur “Savcı Öz’e Dubai gezisi” konusunda, Çağlayan Adliyesi’ne bu kez tanık sıfatıyla ifade vermeye gidecekti. Onun hemen öncesinde uzun bir sohbet yaptık.
Kendisiyle ilgili epey haber yapmışımdır ancak ilk kez tanıştım.
Türkiye’de her devrin öne çıkan işadamları vardır; Ağaoğlu da -kendisi bu tariften rahatsız olsa da- bu devrin işadamı olarak sivrildi.
Bugüne dek 35 bin konut yapmış. Bir gazetecinin çalışma odasında haber kanalları açıktır. Belki bir polis şefininkinde güvenlik kameraları... Ağaoğlu’nun çalışma odasının duvarındaki kameralarda ise şantiyelerinin görüntüleri var. Hangi şantiyede inşaatın nasıl ilerlediğini anbean takip ediyor. Sadece koltuğunda oturmayıp o şantiyeleri tek tek gezdiğini de anlatıyor.
Yemekte, kendisiyle ilgili iddiaları ve onun cevaplarını uzun uzadıya konuştuk. Soruşturma devam ettiği için bu konuda yazacaklarımı sonraya saklıyorum.
Ancak “Dubai gezisi” konusunda anlattıklarını yazabilirim. Bunları dinleyince, Türkiye’nin en büyük yolsuzluk operasyonunu yöneten, dolayısıyla adına en ufak leke sürdürmemesi gereken bir savcının nasıl böylesine rahat davranabildiğine şaşıyor insan.
Yazının devamı için: http://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/41031/Yolsuzluk_Savcisinin_Dubai_Seyahati.html































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.