tam tersini yapamazsınız. Eğer bunu yaparsanız, yalnız biz değil siz de bunun altında kalırsınız’ Rajan’ın ekonomide yaptığı bu eleştirinin benzerini Başbakan Erdoğan, BM için yapmıştı. Gelişmiş ülkeler, BM’de ya da G-20 gibi platformlarda, yakın zamana değin, ekonomik olarak güçlenen Asya ülkelerinin bu tür çıkışlarını münferit sayıyorlar ve bunlar çok dikkate alınmıyordu. Ancak bu, artık Çin ve Hindistan’dan başlayan topyekun bir itiraza dönüştü.
Şunu da hemen söylemeliyiz ki; gelişmekte olan ülkelerin-daha geniş anlamda doğunun- ekonomik ve siyasi olarak bu çıkışı, kesinlikte yeni bir ‘bağlantısızlar hareketi’ olarak anlaşılmamalıdır. Çünkü 1960’lı yılların hemen başında ortaya çıkan ‘bağlantısızlar,’ iki kutuplu bir dünyanın ürettiği ve ABD hegomonyasına Sovyetlere dayanarak karşı çıkan kapalı ekonomiye ve siyasi rejime sahip ülkeler grubuydu. Her ne kadar kendilerini, üçüncü bir kutup olarak tanımlasalar da, devletçi-kapalı bir ulus-devlet modeliyle, Sovyet modelinden niteliksel olarak çok ayrılmıyorlardı. Şimdi ise, gelişmekte olan ülkelerin itirazı, tam aksine, siyasi rejimlerini ve ekonomilerini dışarıya açtıkça mümkün oluyor. Örneğin Çin ve Hindistan bugün ulaştıklarını ekonomik etkinliğe, ekonomilerini daha fazla dışa açarak geldiler. Böyle olunca Çin ve Hindistan, 21. yüzyılın ilk çeyreği biterken, batının elinden ekonomik hegemonyayı alacaklar. Ancak, ilkönce gelişmekte olan Asya ve sonra da Kafkasya’dan başlayarak, Ortadoğu, Türkiye ve Doğu Avrupa, bu doğu-batı eşitlenmesini yakalayacak.
ABD geri çekiliyor...
Yazının devamı için:http://haber.stargazete.com/yazar/bu-senin-hikayendir-yeniye-sahip-cik/yazi-848585































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.