Onların hayal dünyası ile özdeşleşmek, onlara hitap etmek hep hoşuma gitmiştir. 29 yıldır sınıf öğretmenliği yapıyorum. Günümün yarısının çocuklarla geçiyor olması da beni onlardan bir parça kıldı. Onların kendilerine hitap eden kitapları okurken ne kadar keyif aldıklarına şahidim. İçimde bir çocuk var, onun yaşaması yazmakla ilgili.
Çocukların dünyası büyülü. Yazarken kendimi onların yerine koyuyorum. O dünyayı hiç terk etmek istemiyorum. İnsan ruhunu temize çekiyor. Onların kitaplarla ve çocuklarla arası iyi yazarlara ihtiyacı var.
Çocuklar için yazmanın yetişkinler için yazmaktan daha zor olduğuna inanıyor musunuz?
Evet inanıyorum, fakat çocukların dünyasında iseniz; bu işi biraz daha kolaylaştırıyor. Yazılan kitaplarda; kelimeler cümleler özenle seçilmeli. Yaş ve seviye göz önünde bulundurmalı. Eser; kitap sevgisini kazandıracak nitelikte güzel ve özgün olmalı. Yazılanlar ise, hayata hazırlarken, çocuğun dünyasında yer bulmalı.
Çocuklara hitap eden metinlerinizde "olmazsa olmazınız" nedir? Sizce yazma sürecinizde bu ölçtünüz değişebilir mi?
Direkt olmazsa olmazımız diyemem, fakat kültürel değerleri önemsiyorum. Yazılan kitap ister espritüel dilde olsun ister bilgi, günlük yaşam içerikli olsun kültürel motiflerden beslenmeli. Bu ölçütüm değişmez. Üslup ve yazı biçimi duruma göre değişebiliyor. Fabl öykülerde manzum yazıya, güncel yaşamı kapsayan hikayelerde de espritüelliğe yer veririm. Çocuklar nükteli yazıları kitapları çok seviyorlar.
Devamı: https://www.kitaphaber.com.tr/cocuk-edebiyatina-iceriden-bir-bakis-nilufer-zontul-aktas-k4869.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.