D. Mehmet Doğan Nevşehir’de anıldı

“Türk Kültürüne Adanmış Bir Ömür: D. Mehmet Doğan” başlıklı program, 27 Kasım 2025 Perşembe günü Oktay Sinanoğlu Konferans Salonunda yoğun katılımla gerçekleştirildi.

Panelin konuşmacıları arasında; Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şube Başkanı, yazar Mahmut Bıyıklı ile Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü ve TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan yer aldı.

Programı Kapadokya Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bahtiyar Aslan yönetti.

 Konuşmasında Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan, Mehmet Âkif’ten Nurettin Topçu’ya ve D. Mehmet Doğan’a uzanan fikrî çizginin Türkiye’nin kültür ve medeniyet mücadelesinde hayati bir süreklilik taşıdığına dikkat çekerek, Doğan’ın kültürel bağımsızlık düşüncesine ilmî bir omurga kazandıran mütefekkirlerden biri olduğunu ifade etti.

Arıcan sözlerini şöyle sürdürdü: Mehmet Doğan düşünce dünyamızın özeti olarak bir millet ve medeniyet ilişkisi bağlamında ömrünü bu yola adamış bir insan. Yaptığı çaba şu; tarihten kopuşun eleştirisini yaparak yeni bir inşa. “Batılılaşma İhaneti” aslında bunu ifade ediyor. Akif diyordu ya “Gidiniz Batı’nın ilmini alınız hemen dönünüz” diyordu. Kavram temizliği; yani, arı Türkçecilik ya da öz Türkçecilik adına Türkçeye uydurukça kelimelerin dahil edilmesini asla kabul etmiyordu. Dilin kurucu olduğunu ve bir gücü olduğuna inanıyordu.  Onu okumak, anlamak, kavramlarını yerli yerine de oturtmak da bizlere aslında bir borç. Medeniyet hafızamızı, kavram mücadelemizi, kültür inşamızı, gelecek medeniyet tasavvurumuzun yolculuğunu hem D. Mehmet Doğan hem de Alev Alatlı hocamız üzerinden sürdürmenizi temenni ediyorum.”

Panelde konuşan TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, Mehmet Doğan’ın ömrünü Türk milletinin kültürel varlığını korumaya adamış bir medeniyet öncüsü olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Mehmet Doğan, Horasan erenlerinin izinde bu toprakların kültürel mirasını müdafaa eden, Türk dünyasıyla aramızda köprüler kuran bir münevverdi. ‘Batılılaşma İhaneti’ ile köksüzlüğe karşı cesur bir itiraz ortaya koydu; TYB’yi bir kurumdan çok kültürel bir ihya hareketine dönüştürdü. Kültür cephesinin sarsılmaz bir neferi olarak geride silinmez bir iz bıraktı.”

Bıyıklı, Doğan’ın fikir ve mücadele mirasını şu sözlerle değerlendirdi:

“Yarım asrı aşkın bir süre boyunca Türkçenin korunması, kültür politikalarının inşası ve düşünce hayatımızın zenginleşmesi için büyük bir emek ortaya koydu. Türkçe konusundaki hassasiyeti, dil–medeniyet ilişkisine getirdiği özgün yaklaşım, kültürel bağımsızlık vurgusu ve fikrî üretkenliğiyle yalnızca yazan değil, yön veren bir mütefekkirdi. Sivil toplum liderliğiyle yazarları aynı çatı altında buluşturdu; kültür alanında Türkiye’ye yön açan öncülerden biri oldu.

Panel, soru-cevap bölümünün ardından toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.