• İstanbul 24 °C
  • Ankara 20 °C

Denizin İçini Görmek İsteyen İnsan

Denizin İçini Görmek İsteyen İnsan
"Sevgi, ayrılık saati gelene kadar bilmez kendi derinliğini.""

Ermiş, "Orphalese" adlı bir şehirde yaşayan "El Mustafa" isminde bilge bir kişi ile başlar. Yerliler, onu bir bilge olarak görüyorlar, ama o kendisini doğduğu şehre geri götürecek gemiyi on iki yıl boyunca bekledi.

Şehrin yukarısındaki bir tepeden gemisinin limana geldiğini görür ve tanıdığı insanları terk etmenin üzüntüsünü hisseder. Şehrin ileri gelenleri ondan ayrılmamasını isterler. Gitmeden önce yaşam felsefesini anlatması, toplanan kalabalığa doğruları söylemesini, hakikati vermesini isterler. Böylece onlar da Ermiş'in verdiklerini çocuklarına, onlar da kendi çocuklarına aktaracak ve hakikat yok olmayacaktır. Söyleyecekleri kitabın temelini oluşturur.

Ermiş, sevgi, evlilik, bahşetmek, yeme içme, çalışma, çocuklar, neşe ve kader, giyim, alışveriş, suç ve ceza, yasalar, eğitim, zaman, zevk, din, ölüm, güzellik ve dostluk gibi bir dizi konuda zamansız ruhsal bilgelik sağlar. Ermiş, bazen güvendiğimiz birinin bizi sakinleştirmek için bize söylemesini dilediğimiz türden şeyleri söylüyor gibi hissettirir. Her bölüm, Cibran'ın kendisinin çağrıştırıcı çizimlerine tekabül eder. O çizimlerden bazılarından bahsetmek isterim:

Sevgi ve Evlilik

Ermiş diyor ki: "Yolları zor ve dik olsa da sevgi sizi çağırdığında, onu takip edin. Kanatlarıyla sizi sarmaladığı zaman, ona teslim olun, tüyleri arasında gizlenmiş kılıçlar sizi yaralayacak olsa da".

Sevginin sadece belirli bir ölçüye ulaşmasını isteyemeyiz, ya da onun gidişatına yön verebileceğimizi varsayamayız, "çünkü sevgi, eğer seni hak ediyorsa, senin rotanı yönlendirir." Sevgi büyümemize izin verdiği kadar, aynı zamanda bizi budamaya da etki eder, böylece dümdüz ve uzun boylu büyürüz.

Ermiş, evlilik hakkında soru sorulduğunda, iki kişinin bir olmasını içeren geleneksel bilgelikten ayrılır. Gerçek bir evlilik, "meşe ağacı ve selvinin birbirinin gölgesinde yetişmemesi" gibi, her iki kişiye de bireyselliklerini geliştirmeleri için alan verir.

Çocuklar

Ermiş, çocuklara dair onların hak ve özgürlüklerinin olduğunun mesajını çok güzel verir. "Çocuklarınız sizin çocuklarınız değil, onlar kendi yolunu izleyen Hayat'ın oğulları ve kızları. Onlar bizden çok uzak fırlatma noktalarıdır" der. Bizden olmuş olabilir; ama bize ait değildir. Onlara sevginizi verebilirsiniz; ama düşüncelerinizi veremezsiniz Siz sadece yay görevi yürürsünüz Yaradan ise onların ufuklarında ki aydınlığı görüp, onları oraya fırlatır.

Devamı: https://www.kitaphaber.com.tr/denizin-icini-gormek-isteyen-insan-k5203.html

Bu haber toplam 242 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim