Atina’nın Libya krizine müdahil olma çabasının ardında, iki neden bulunuyor. Birincisi, Doğu Akdeniz’de iddia ettiği deniz yetki alanlarını kaybetme korkusudur. İkincisi ise Türkiye’nin askeri, siyasi ve ekonomik varlığını, Yunanistan’ın güneyinde yer alan Libya’da güçlendirme yönünde attığı adımlardır. Bunların dışında Atina’nın Libya’daki iç savaşı durdurma veya süregiden istikrarsızlığın sona erdirilmesine katkı sağlama gibi bir kaygısı şimdiye kadar hiç oluşmamıştır.
Türkiye’nin Libya’daki her türlü varlığını kendisine tehdit olarak gören Yunanistan’a göre, Libya’daki tek yasal ve seçilmiş tek meşru otorite, Tobruk’taki Temsilciler Meclisi’dir. Dolayısıyla Atina, Birleşmiş Milletler’in tanıdığı Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin hiçbir kanuni tarafı olmadığını iddia etmektedir. Yunanistan’ın bu iddiasının hiçbir hukuki dayanağı olmadığı gibi söz konusu tez, Birleşmiş Milletler himayesinde imzalanan Libya Siyasi Anlaşması’na ve Berlin Konferansı kararlarına da aykırıdır.
Devamı: https://www.dirilispostasi.com/makale/yunanistanin-libya-tezleri
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.