Kılıçdaroğlu mu Sarıgül mü açmazında kalan ama ortalık mayna olana kadar ister istemez her ikisini birden desteklemek durumunda olan muhalif basın, bir yandan "dış destek" de arıyor.
Kılıçdaroğlu'nun Amerika'ya gidip hükümetle papaz olan "cemaatten" destek istemesi ayrı... Bunlar "zaten" kendilerinden olarak gördükleri Kemal Derviş'e gitmişler.
Hani, bir o partiye bir bu partiye geçmiş, sonunda karar kıldığı CHP'den meclise girmiş fakat iki yıl sonra oradan da ayrılıp gurbete dönmüştü. (Amerikalı eşi, bizim zevzek basının deyimiyle "Catherine yenge" de Ankara'nın havasını sevmemiş, kirli bulmuştu.) Şimdi gene "kurtarıcı" olmuş.
Hayrola, memlekette kurtarılması gereken batık bir ekonomi mi var?
Katlana katlana giden, rekorlar kıran, büyümede dünya dördüncüsü olan ekonomide bir sorun mu var?
Derviş, CHP'nin "yeni ekonomik programını" oluşturuyormuş. "Bilgi birikimi" ve "deneyimleriyle" CHP'ye yol gösterecekmiş ki bu parti yeni birşeyler söylesin de seçimi kazansın. "Gayrımenkul balonu patlayacak" diyorlar, dört gözle bunu bekliyorlar ama o meret de bir türlü patlamıyor ki... "Gerekirse ekonomi batsın ama bu hükümet gitsin" diyorlar, ne ekonomi batıyor ne hükümet gidiyor.
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/ardic/2013/12/14/gurbetten-gazel-okumak































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.