• İstanbul 13 °C
  • Ankara 13 °C

Harfler Mezarlığı’na Dönüşüm

Harfler Mezarlığı’na Dönüşüm
Belki "devcileyin bir böceğe" dönüşen Gregor Samsa'nın dışarıdan görünen bedenidir; fakat içeride bir yerlerde de görünmeyecek kadar küçülen de bir firmada pazarlamacı olarak çalışan Samsa'nın ruhudur.

Anlatılmak istenen emek ve emeğin sömürüsüdür. Bir sistem vardır: Kapitalist. Bir de bu sistem için debelleşen, çoğu zaman da devcileyin böceklere dönüşen proleterler (emekçiler) vardır. Gregor Samsa da o emekçilerden bir emekçidir. Sadece emeğiyle vardır. Sadece emeğiyle birilerine hizmet ettiği zaman görülür, takdir ve taltif edilir. Sadece emeğiyle ayakta durup sonunda yenilmeye mahkûm bir yaşam mücadelesi verebilir. Yani galibi daha başta belli olan bir maçta, her defasında Sömürücüler Emekçileri mağlup etmektedir.

Acımasız olan kapitalist sistem, vahşi hayvanların gücünü taşımayıp böceklere dönüşenleri –Gregor Samsa örneğinde olduğu gibi- anında bertaraf etmekte, onları işe yaramaz, iğrenç bir şeymiş gibi –Ailesinin Gregor Samsa'ya bakışı- "dışarı" atmaktadır.

Edebi olarak sömürüye dayalı (kapitalist-feodal) sistemin tarihsel sürecini romanlarda işleyenlerin başında Dostoyevski (1821-1881) gelir. Dostoyevski'nin insan'ı Yer Altındaki Adam'dır ve Dostoyevski insanı yerin altından çıkarmak istemiştir. Kapitalizm toprağın üstünde, feodalizm toprak ile beraber insanı esir almıştır. Bu açıdan insan kapitalizm ile feodalizm arasında sıkışıp kalmıştır, aslını ve özünü yitirmiştir, sonu yokmuş gibi görünen bir uçuruma yuvarlanmıştır. Suç ve Ceza'da insanın suça iten faktörleri ve amilleri vicdan muhasebesi ve muhakemesi yaparak göstermiştir. Bu açıdan Suç ve Ceza'nın başkarakteri Raskolnikov'u sırf para ve ahlak ödevi için Alyona İvanovna'yı öldürürken düşünmek gerekir. Yani parasızlık ve ahlak gibi gerekçeler bir insanı cinayet işlemesine sebep olacağı gibi, aynı insanı başkalarının hayatını kurtarmaya da götürebilir. Ahlak ve irade… Dikkat edersek görürüz.

Dostoyevski'nin insanları pek öyle yemezler içmezler, sürekli hareket halindedirler, bir arayış içindedirler. Neyi yitirdiler, neyi aramaktadırlar? İyi soru, tam da Dostoyevskilik? Tabi ruhlarını, insanlıklarını aramaktadırlar; çünkü Dostoyevski'nin insanı, işlerin yolunda gitmediğini bilmektedirler. Bunun için kahin olmaya gerek yok ama Dostoyevski gibi yüksek bir öngörü gücüne sahip olmak gerekir. Tek bir ailenin hali (Karamazof!) insanın ne hale geldiğini göstermeye yeter de artar bile.

Devamı: https://www.kitaphaber.com.tr/harfler-mezarligina-donusum-k5178.html

Bu haber toplam 149 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim