Ben, Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilâl Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen konuşmalara zerre kadar inanmıyorum. Zira tamamen uydurma olduğu açıkça belli olan bu yalana ve iftiraya aklı başında olan insanların inanması mümkün değildir. Düşünebiliyor musunuz? Telefonunuzun dinlendiğini bildiğiniz halde Başbakan olarak oğlunuza telefon edip 10 ton civarındaki milyarlarca euroyu evden çıkarmasını isteyeceksiniz. İnsanın bu palavraya inanabilmesi için ya hepten geri zekâlı olması, ya da CHP ve MHP liderleri gibi gözlerini hırs bürümüş olması lâzımdır.
Daha önce de yazdım; CHP ve MHP'nin 30 Mart Mahallî Seçimleri'nin propagandası sadece Başbakan hakkındaki dinleme kayıtlarına oturtuluyor. Dünyanın hiçbir yerinde herhalde bizimki kadar kısır bir muhalefet görülmemiştir. İsrail ve Neocon'lar ile işbirliği içinde bu dinlemeleri gerçekleştiren ve uydurma kaset montajlayan devletteki yapılanmanın bu sahtekârlığı olmasaydı, acaba muhalefet seçim propagandasında neler söyleyecekti, merak ediyorum.
***
Başbakan dürüst ve namuslu bir liderdir. Oğlu ile arasında geçtiği iddia edilen telefon görüşmesini elbette kabul etmemiştir. Çünkü bu konuşma tamamen acemice hazırlanmış bir iftiradan ibarettir. Kılıçdaroğlu, her gün binlerce defa aksini iddia etse de bu iftiraya kendi militanları dışında hiç kimse inanmayacaktır ve seçim sandıkları açıldığında bu hakikat ortaya çıkacaktır.
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/guzel/2014/03/07/kaset-sahtekrligi































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.