Elmalılı dendiğinde hemen aklımıza tek isim, Muhammed Hamdi Yazır gelir. Oysa ki en az onun kadar bahse değer bir başka Elmalılı daha vardır ki, o da Hamdi Yazır’ın kardeşi Mahmut Bedrettin Yazır’dır. Hat ile çok yakından ilgilenmiş olan Mahmut Bedrettin Yazır, yaşadığı dönemde eskimez yazıya ve hüsn-ü hatta olan ilgisizliğin bir yansıması olarak unutulmaya yüz tutmuş isimler arasındadır. Fakat Mahmut Bedrettin, alfabe inkılabından sonra milli yazının unutulmaması için neşirler yapmış, hat sanatı geleneğinin yitip gideceği endişesi ile olsa gerek Medeniyet Âleminde Yazı ve İslâm Medeniyetinde Kalem Güzeli adında üç ciltlik muazzam bir eser kaleme almıştır.
Mahmut Bedrettin 1895’te dünyaya gelmiştir. İlk tahsilini Antalya-Elmalı’da tamamlayıp 1908 yılında İstanbul’a abisinin yanına gelmiştir. Çeşitli rüştiyelerde okuduktan sonra Nuruosmaniye Medresesi’ne girdi. Bu sırada Birinci Dünya Savaşı patlak verdiği için eğitimini yarıda bırakıp askere gitti. Döndükten sonra eğitimini tamamladı ve abisinden İslamî ilimlere dair eksiklerini tamamladı.
Daha sonrasında Medresetü’l-Mütehassisîn’in Kelam şubesine kaydoldu. Bu medrese için İslamî ilimlere has yüksek ihtisas okulu diyebiliriz 1924’te de buradan mezun oldu ve yaşadığı müddetçe sahip olacağı dersiamlık payesi verildi. Yazır vefatına kadar dersiamlık, yani hocalık vazifesini sürdürmüştür.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.