• İstanbul 18 °C
  • Ankara 20 °C

Jenny Molendyk Divleli: "Kıyamet günü geldiğinde neden bunu da yapmadım, daha fazla çabalamadım demek istemiyorum."

Jenny Molendyk Divleli: "Kıyamet günü geldiğinde neden bunu da yapmadım, daha fazla çabalamadım demek istemiyorum."
"Efendimiz'i ve Mekke’de Risalet’in ilk 13 yılını düşündüğümüzde önce tevhidi görüyoruz. Önce kurallar değil akide vardı.

 Allah sevgisi oluştuktan sonra emir ve yasaklar geldi. Bazen anneler bana çocuklarına namazı, tesettürü nasıl sevdirebileceklerini soruyorlar. Onlara cevabım önce Allah’ı, Peygamber’i sevsin şeklinde oluyor." Ümmü Gülsüm Yeşil ve Hatice Kübra Ergür'ün söyleşisi.

Herkesin “Sonradan Müslüman olmuş bir hanım” olarak bildiği Jenny Molendyk Divleli’yi Hüma dergisi okuyucularına kısaca tanımlar mısınız? Jenny Molendyk Divleli kimdir?

Evli, 5 çocuklu ve Kanadalı bir anneyim. Aynı zamanda İngilizce öğretmeni ve çocuk kitabı yazarıyım.

İslâm’ı merak edip araştırmanıza vesile olan ilk kıvılcım neydi? İslâmofobi’nin gündemde olduğu bir dönemde İslâm’a karşı önyargınızı ilk olarak hangi olay yumuşattı?

Medyada Müslümanların terörist oldukları ve kadınlara kötü davrandıkları anlatılıyordu. Etrafımda ise Müslümanların çok iyi ve çok yardımsever insanlar olduğunu görüyordum. Müslüman bir arkadaşımla konuştuğumda bana Müslümanların ve Hristiyanların peygamberlerinin aynı olduğundan bahsetti. Çok şaşırdım daha önce böyle bir şey duymamıştım. Bunu anlatan kişi de çok nazik ve saygılı biriydi. Bende bazı yanlış düşüncelerin olduğunu fark ettim ve araştırmaya karar verdim. İlk başta din değiştirmek amacıyla değil, aptığım iş sebebiyle farklı gruplarla irtibatta olacağım için eksik ve yanlış bilgilerimi düzeltmek amacıyla araştırdım. Çünkü nasıl bir ortamda çalışacağımız belli değil, bir hastanede, camide ya da siyasi bir ortamda çalışmamız gerekebilir. Bir gün Müslümanların olduğu bir yerde tercümanlık yapacak olursam diye doğru bilgi sahibi olmam gerektiğine karar verdim.

Araştırmaya başlama sebeplerim bunlardı. Din değiştirme gibi bir fikir aklımda yoktu sadece doğru bilgi peşindeydim. Araştırma yaptığım süreçte aynı zamanda bir spor kompleksinde çalışıyordum. Orada tanıştığım Suriyeli Müslüman bir aileyle sohbet ettim. İslâm’ı araştırdığımdan bahsettiğimde beyefendi bana İngilizce bir Kur’an-ı Kerim hediye etti ve böylelikle Kur’an okumaya başladım. Kur’an okurken kafamda sürekli yeni sorular oluşuyordu. Sorularımı şehrimizin içinde bulunan caminin imamına e-posta göndererek sormaya başladım. Aynı zamanda Suriyeli aileye ve üniversiteden bir arkadaşıma da sorular soruyordum. Böylece İslâm’ı tanımaya başladım. Kur’an’da Allah, “Bu benim sözümdür, son dindir ve korunacaktır.” diyordu. Gerçekten de baktığımda şu anda gerçek İncil gerçek Tevrat yoktu. Dinler sürekli değişmiş ve bozulmuştu. Elimdeki Kur’an ise 1400 yıldır değişmemişti. Bunları düşündüğümde benim için bir şeyler değişti. O günlerde Allah’a bir dua ettim. Hristiyanlık ya da Müslümanlık için bana doğru yolu göstermesini istedim.

Araştırmalarıma din değiştirme amacıyla başlamadığım hâlde bu süreçten sonra din değiştirmek için araştırmaya devam ettim. Allah doğru yolu gösterdi, Elhamdülillah. İlk olarak dini yaşayan kişilerle tanışmam sonrasında peygamberlerle ilgili öğrendiklerim ve son noktada Kur’an beni bu süreçte yönlendiren etkenlerdi.

Arayan bulur derler. Siz de samimi bir niyetle yaklaşınca Rabbim karşınıza çıkarmış.

Evet, Kur’an’da da dediği gibi kişide samimiyet varsa Allah doğru yolu gösterir. Ben de o gece ettiğim duada gerçekten samimiydim ve Elhamdülillah Allah doğru yolu gösterdi.

Hidayet yolculuğunuza eşinizin etkisi var mıydı, varsa ne ölçüde olmuştu?

Müslüman olduğumda evli değildim. Sonradan evlendim. Eşim ile aynı üniversitedeydik, o benden önce mezun oldu ve başka bir şehre çalışmaya gitti. Tanıdığım ilk Müslüman oydu. Ona e-posta göndererek Müslümanlıkla ilgili sorularımı soruyordum. Araştırma sürecimde bana destek oldu. Müslüman olduktan sonra aramızda evliliğe dair konuşmalar oldu ve evlendik.

Devamı: https://www.dunyabizim.com/soylesi/jenny-molendyk-divleli-kiyamet-gunu-geldiginde-neden-bunu-da-yapmadim-daha-fazla-cabalamadim-demek-istemiyorum-h46233.html

Bu haber toplam 860 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim