• İstanbul 17 °C
  • Ankara 20 °C

M. Nihat Malkoç: Turgut Uyar’ın “Büyük Saat”i

M. Nihat Malkoç: Turgut Uyar’ın “Büyük Saat”i
“İkinci Yeni” diye adlandırılan şiirin ağır toplarındandı Turgut Uyar

Kalem erbabı, ölümü tutsak eden yiğittir. Bir şair son nefesini verince değil, aslında okunmayınca ölür. Şairi öldüren şey; nefes alsa da almasa da her halükârda yok farz edilmektir. Türk şiirinin, duruşu sessiz olsa da gür sesli şairlerinden biriydi Turgut Uyar… İç dünyasındaki çalkantıların dış suskunluğuna isyan eden bir vakarı vardı. Ağustos’ta geldiği dünyadan yine bir başka ağustos gününde göçtü O... Fakat geldiğinde boştu heybesi; göç kervanının başında menzile ilerlerken şiir heybesinin ağırlığı omuzlarını çöktürüyordu.

“İkinci Yeni” diye adlandırılan şiirin ağır toplarındandı Turgut Uyar… Dili yalındı, anlatımı sadeydi, ama şiirinde bazılarına zor gelecek bir merkezi derinlik ve iç ağırlık vardı. Hattat bir babanın oğlu olan Uyar, sanatın en önemli kollardan biri olan şiire sevdalanmıştı. Babasını genç yaşta kaybedince büyük bir yük biner sırtına. Mutsuzluğunu daha da artırır yatılı okuduğu mektepler… Hüzün en sadık dostu olarak gölgesini sürükler peşi sıra… Meslek olarak askerliği seçse de bu onun mecburi tercihi olmaktan öteye gidemez. “Ben severim omuzlarımı bir gün / Sırmaları, apoletleri olmasa da” dizeleri bizi bu kanaate götürür.

 

Turgut Uyar, bir şiir yarışmasında “Arz-ı Hâl” adlı şiiriyle ikinci olarak adını edebiyat âleminde duyurmuştur.

Şiir yarışmaları şair adayları için bulunmaz fırsatlardandır. Turgut Uyar için de geçerlidir bu... O da bir şiir yarışmasında “Arz-ı Hâl” adlı şiiriyle ikinci olarak arz-ı endam eder. Aşk, ayrılık ve ölüm başat temaları onun da duygu süzgecinden süzülür ilkin… Bu ilk şiirlerinde ölçü ve kafiyeyi de göz ardı etmez. Garip akımına da göz kırpar dizelerinde. Dünyanın En Güzel Arabistanı’nda bulur şair kimliğini… Bu eserde yepyeni bir dille ve yepyeni bir biçimle çıkar okuyucusunun karşısına. Dili anlaşılır olsa da şiirsel kodlar çözülmeden maksat anlaşıl(a)maz bu dizelerde. Şiirinin ana nüveleri olan imge ve çağrışımlar İkinci Yeni şiirini de müjdeler okuyucuya. Edip Cansever ve Cemal Süreya gibi şiir işçileriyle uzun ve çetin bir yolculuğa çıkarlar. Şiir surlarında bir gedik açarlar heveslerini kuşanarak…

Şair, Büyük Saat’e yol alır. “Büyük Saat” Turgut Uyar’ın bütün şiirlerinin yer aldığı kıymetli eserinin adı… Bu kitaptaşairin daha önce çıkardığı“Arz-ı Hal, Türkiyem,Dünyanın  En Güzel Arabistanı, Tütünler Islak, Her Pazartesi, Divan, Toplandılar, Kayayı Delen İncir, Dün Yok mu?, Son Şiirler” adlı kitaplarında yer alan şiirleri toplu olarak yer alıyor. Bu kitap tabir caizse Turgut Uyar’ın yüreğinin kara kutusu… Şairin acıları, sevinçleri, hüzünleri, ruh burkuntuları bu iki kapak arasına sıkışmış adeta. Yapı Kredi Yayınları arasında çıkan kitap bir hayli hacimli bir eser, tam 644 sayfa… Eserin birinci basımı 2002 senesinde yapılmış.

Devamı: https://www.dunyabizim.com/turgut-uyarin-buyuk-saati-makale,2048.html

Bu haber toplam 339 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim