• İstanbul 19 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 19 °C
  • Konya 18 °C
  • Sakarya 17 °C
  • Şanlıurfa 26 °C
  • Trabzon 17 °C
  • Gaziantep 21 °C
  • Bolu 13 °C
  • Bursa 16 °C

M. Seyfettin Erol'dan: İkinci Obama dönemi ya da sistem içi hesaplaşma...

M. Seyfettin Erol'dan: İkinci Obama dönemi ya da sistem içi hesaplaşma...
Obama, beklenildiği üzere bir kez daha seçildi. Dolayısıyla ortada sürpriz sayılabilecek bir durum yok. Fakat burada asıl dikkat çekici ve şaşırtıcı husus, Obama'nın seçilmesine yönelik verilen farklı tepkiler.

Peki, sizce bu durumun altında neler yatıyor olabilir? ABD'deki başkanlık seçimi, özellikle de bu son seçimler niçin tüm dünyayı yakından ilgilendiriyor? Özellikle de Türk-İslam coğrafyası Obama ile kendini neden bu kadar özdeşleştirmiş durumda? Acaba bu seçim sonuçları ile kendi kaderleri arasında bir bağlantı mı kuruyorlar?

Açıkçası bu durum bile, Amerikan gücünün dünya üzerinde yaşattığı etkiyi ortaya koyması itibarıyla oldukça dikkat çekici. Özü itibarıyla bir ülkenin iç siyasi meselesi olması gereken bir husus, gelinen aşama itibarıyla artık tüm dünyanın sorunu haline dönüşmüş vaziyette.

Acaba bunda ABD'nin büyük gücü kadar, Amerikan hegemonyasının geleceğiyle ilgili bir takım endişelere, arayışlara bir çözüm yolu olarak dünyanın diğer kesimini de ortak etme düşüncesi dahil edilebilir mi?

Bir diğer ifadeyle, burada "ortak kader" inşası noktasında ABD hegemonyasını "ortak kavramlar, semboller-simgeler, endişeler-beklentiler" üzerinden daha az maliyetle, daha etkin bir şekilde oluşturmaya yönelik yeni bir strateji mi söz konusu? Bu yeni strateji bir gönüllüler koalisyonunu mu hedefliyor?

Peki, tüm bunların dışında, seçimler sonrası yapılan ilk değerlendirmelerde Obama'nın "Amerika'daki derin mekanizmalara, kumar baronlarına, mülti milyarderlere ve Yahudi lobisine rağmen" yeniden başkan seçilmesi ifadesi ne anlama geliyor? Acaba, bundan sonraki süreçte ABD'yi de kendi içerisinde bir "ergenekon süreci" mi bekliyor? ABD, Obama ile kendi "ergenekon operasyonunu" mu gerçekleştirecek?

"Değişim rüzgarı" ya da daha yerinde bir ifadeyle "değişim kasırgası" bu sefer derin Amerika'nın yeniden yapılandırılması noktasında mı karşımıza çıkacak?

Tüm bu sorulara verilecek cevap, Amerika gücünün geleceği kadar, küresel güç mücadelesinin seyrini ve hiç kuşkusuz Türkiye'nin, Türk-İslam dünyasının da geleceğini oldukça yakından ilgilendiriyor.

Dolayısıyla, tek kutuplu sistemin düşüşteki gücü ABD'nin İkinci Obama döneminde izleyeceği iç ve dış siyaset oldukça önemli. Bu durum dünyanın diğer devletleri, halkları açısından olduğu kadar, Türkiye açısından da geçerli. Özellikle de Obama ile Arap Baharı sürecinde sıkı bir başlangıç yapan, fakat Suriye'de işlerin ters gitmeye başlamasıyla birlikte ikili işbirliğinin farklı bir kulvara girmeye başladığını gören bir takım çevreler açısından...

Unutulmaması gerekir ki, Başkan Obama ABD'de tek taraflı politikaların iflası ve Amerikan gücünün sınırlarının farkına varıldığı bir dönemde, sistemin bilinçli bir tercihi olarak piyasaya sürülen bir lider olarak karşımıza çıkartıldı.

Daha somut bir şekilde ifade etmek gerekirse, Obama renkli kişiliği ve isminden de rahatlıkla anlaşılabilecek karışık kimliğiyle (etnik ve dini inançları itibarıyla) özellikle İslam dünyasına ve "Güney Ülkeleri"ne yönelik bir tercih olarak karşımıza çıkarken; diğer taraftan, ABD içindeki şahin kanadın etkisini kırmaya yönelik direnciyle de dikkatleri çekmeyi başardı, özellikle de Yahudi lobisi ve Netanyahu İsrail'i bağlamında ortaya koyduğu tavırla. Dolayısıyla önümüzdeki süreç, ABD iç sistemindeki mücadeleler itibarıyla başta Türkiye ve İsrail olmak üzere, tüm dünyayı derinden  etkileme kapasitesine sahip önemli gelişmelere gebe.

08.11.2012 Milli Gazete
Bu haber toplam 416 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim