Seçilmek yeteneğine sahip olmayan iktidarsız siyasetçilerin ülkenin istikrarını nasıl tehlikeye sürüklediğini kuşaklar boyu izlemiyor musunuz?
Toplumun yarısı bu iktidarın değişmesini istiyor... Bunun çeşitli nedenleri var. Ama zaten demokrasinin en büyük getirisi "Değişim" değil midir? Neticede toplumun yüzde 50'sinin iktidarın değişmesini istemesi de demokratik ve sağlıklı bir tutumdur... Burası torun diktatörün yüzde 100 oy desteği ile yeniden seçildiği bir Kuzey Kore değil ki?
Ama bu yüzde 50 çaresiz... Çünkü iktidara alternatif olacak bir siyasi parti ve Tayyip Erdoğan'ı sandıkta yenebilecek bir muhalif lider yok.
Sonuçta bu yüzde 50'nin içindeki bazı kesimler çaresizliklerini öfkeye dönüştürerek sokağa çıkıyorlar. Bu tablo da, AK Parti'den yana olan ve "Erdoğan'ı yedirmeyeceğiz" diyen yüzde 50'yi kilitliyor. Çünkü toplum eskisinden daha bilinçli... Geçmişte Adnan Menderes'in ve sonra da Turgut Özal'ın iktidarsız siyasetçiler tarafından nelere maruz kılındıklarını artık herkes biliyor.
 Yenilikler de var 
Bu defa da düzmece kasetler, ahlak ve yasa dışı dinlemeler, kendilerini din adamı olarak sunan kripto siyasetçilerin bedduaları ve Peygamber'li rüyaları da var seçilmiş iktidarı hedef alan sokak eylemlerinin yanında... Dün seçim kazanamayan iktidarsız siyasetçiler askeri darbelere bel bağlarlardı. Bugün de kayıt dışı siyasetin ahlak ve kural tanımayan komplolarına ve kalkışmalarına bel bağlıyorlar.
Yazının devamı için: http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/barlas/2014/03/15/iktidar-alternatifi-bir-parti-cikinca-sular-durulur































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.