Bu neslin çok bozulduğunu, eskisi gibi saygılı olmadığını, duyarlı olmadığını, samimi olmadığını vurguluyor.
Herkes kendi bildiği, yaşadığı, uyguladığı yöntemleri olduğu gibi alıp modellemeye çalışıyor.
Duyarlılık ve samimiyet anlamında herhangi bir sorun teşkil etmeyen bu bakış açısı kendi içerisinde eksiklikler barındırıyor.
Öncelikle yıllar önce de kuşaklar arasında farklılıklar bulunuyor, gençler ve yaşlılar arasında uyum problemleri yaşanıyordu.
Şimdi de kuşaklar arası iletişimde sorunlar yaşanıyor, uyumsuzluklar gözleniyor.
Önce ile şimdi arasında iki temel farklılık bulunmaktadır.
Birincisi teknolojinin hızla gelişmesi ile kitle iletişim araçlarının çeşitlenmesi ve yaygınlaşması ikincisi ise dünyanın küreselleşmesi ve yine kitle iletişim araçlarının yaygınlığından ötürü bilgi ve iletişimin hızlı değişmesi.
Bunu bir başka şekilde söylemek gerekirse kitle iletişim araçlarının çeşitlenmesi ve ulaşılabilirliğinin artması ile değişimin hızla artması diyebiliriz.
Tabi bunlar kendi başına bir sorun teşkil etmiyor, sorun bu değişim ve dönüşümde bizim aldığımız tavır.
Başka bir şekilde söylemek gerekirse bizim bu sorunları doğru teşhis edip bu sorunlara göre güncel çözümler ortaya koyamamamız denebilir.
Biraz daha açalım:
Camianın geneline baktığımızda gençlerle ilgili değerlendirmeler yapılırken alenen veya zımnen onların yanlış konumda olduğu üzerinden değerlendirmeler yapılarak fatura gençlere kesiliyor.
Yani “onlar bizi anlamalılar”a geliyor konu dolaylı da olsa.
Böyle olunca da “sorun bizde değil onlarda” gibi bir bakış açısıyla hareket ediliyor ve çözümler onların “efendi olması, akıllı olması, uysal olması” üzerinden top taca atılıyor.
Burada şunu açık ve net olarak söylemek gerekiyor ki sorun tam olarak bizde.
Olayları, yaşananları doğru teşhis edemiyoruz.
Bunu yapamadığımız için de doğru çözümler ortaya koyamadık.
Ortadaki sorunun varlığıyla ilgili mutlaka bir çözüm ortaya koymamız gerektiği için bunu kendimizce yaptık ancak isabet edemedik tam olarak.
Bu vardığımız yanlış sonuçtan ötürü birçok gencimizi kaybettik.
Babaları, anneleri bilinçli, duyarlı birçok kardeşimizin evlatları, anne-babalarının inandıklarına inanmamaya başladı.
Bunun yanında işlerimizin güçlerimizin çokluğu(!) gibi sebeplerden ötürü onlarla çok yakın temas da kuramayarak arayı iyiden iyiye açtık.
Böylece yeni nesille makası epey açtık.
Onlarla aramızda önemli dil farklılıkları, duyarlılık farklılıkları, sorumluluk alma farklılığı oluştu.
Metaverse ve Gençlik
Yeni nesil ile ilgili herkes bir şeyler söylüyor, tespitte bulunuyor, eleştiride bulunuyor hatta kızıyor bu nesle.
Bu haber toplam 289 defa okunmuştur
- Yorumlar 0
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Mustafa Çiftçi: Hikâye ve Roman Teknikleri Üzerine DüşüncelerSenaryo yazarlığı ile hikâye ve roman yazarlığı akrabadır diye düşünenler var. Esasen varsa bir akrabalık bu, uzak bir akrabadır.
Şair Abdulvahap Akbaş Anısına Batman’da Bir İlkokul Açıldı1954 yılında Batman’da doğan şair Abdulvahap Akbaş, Türkiye Yazarlar Birliği Tarafından 1982 yılında yılın şairi ödülüne layık görüldü.
TYB Genel Başkan Yardımcısı Kala: Tulu kitap ve Kuşluk dergisi çocukları sımsıcak ısıtacak ve gönülleri aydınlatacak bu güneşi müjdeliyor.Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Muhammed Enes Kala, Ankara'da Tulu Kitap tarafından yayımlanan çocuk edebiyatı dergisi 'Kuşluk' un tanıtım toplantısına katıldı.
- 16:39 - TYB Genel Başkanı Arıcan okurlarıyla buluşacak
- 10:06 - İsmail Öz: Kör noktalı bir görüntü: Tek fotoğraf
- 10:02 - TYB İzmir Şube Başkanı Ertekin: “Gazi Umur Bey Bölgenin Yüz Akıdır”
- 09:56 - Dr. Eray Güçlüer: Kalkınma yolu projesi
- 09:54 - Ahmet Varol: ABD’nin “düşünce özgürlüğü”ne saygısı!
- 09:51 - Yahya Bostan: Genişletilmiş teröristan projesi böyle çöktü
- 09:49 - Kadir Üstün: Amerikan Evanjelizminin Trump’la imtihanı
- 09:43 - 20. Ankara Kitap Fuarı Başlıyor: Yazarlar Okurlarıyla Buluşuyor
- 20:11 - Dursun Ali Taşçı vefat etti
- 11:35 - Prof.Dr. Nizamettin Parlak: Endülüs Gezi-İnceleme Turu 2
- 11:32 - Hakkı Öcal: Türkiye’nin etki alanı
- 11:31 - Ergün Diler: Yüksek gerilim
- 11:28 - M.Yalçın Yılmaz: Hangi anayasa?
- 11:23 - Hüseyin Öztürk: Ahlakın Olmadığı Yerde Devlet Çok Masraf Eder
- 11:21 - Gökhan Özcan: Zulmün ‘masiva’sında dolaşmak
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.