MİLLETÇE BENİMSEDİĞİMİZ TİYATRO VE SİNEMA ÜZERİNE BİR İNCELEME
ENSAR KILIÇ , ALİ YÜRÜK, MESUT UÇAKAN, AHMET YENİLMEZ, YÜCEL ÇAKMAKLI, AHMET BAYAZIT, KEMAL TAHİR, TARIK BUĞRA, VE DİĞERLERİ
Saydığımız isimlerin ortak paydaları sonradan değil, bî zâtihi millet aşkıyla tiyatro ve sinema dünyasına girmeleridir.
Bu san’at ve düşünce adamlarının “milletçe benimsediğimiz tiyatro ve sinema “ derken kalkış noktaları öncelikle Karagöz-Hacivat ve Meddah’tır. Bunlardan köy kökünden gelenler köy seyirlik oyunları ile sanatçı kimliklerini temellendirmişler, şehir yerinde hayata gözlerini açanlar batılı sinema ve tiyatro sanatına milli bir renk ve zevk verme yolunu tutmuşlardır.
Ali yörük’ün çeşitli yerlerde sahneye konmuş “Türkmen Düğünü” oyunu –ki birini de Ensar Kılıç- sahnelemiş bizler de zevkle seyretmiştik
Ensar Kılıç Kars'lı idi ..Erzurum'u da Kars kadar bilir ve severdi.
Onunla TRT yapımlarında birlikte olmuştuk.
Erzurum ve Kars tarihini canlandıran pek çok tiyatrocu olmuştur ancak Ensar Kılıç kadar hissederek rolünü oynayanına rastlamak mümkün değildi.
"Türkmen Düğünü' oyununda milletimizin benimsemeyeceği tek bir sahne, tek bir söz yoktur. Hançerelerden fışkıran türküler bizden, jestler, mimikler, vücut dilleri özümüzdendir.
Geleceğin tiyatro ve sineması şu anda birçoğu rahman-ı rahman’a gitmiş bu sanat adamlarımızın izleri üzerinde inşa edilecektir.
Mustafa Çetin Baydar
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.