• İstanbul 16 °C
  • Ankara 5 °C
  • İzmir 15 °C
  • Konya 8 °C
  • Sakarya 11 °C
  • Şanlıurfa 16 °C
  • Trabzon 16 °C
  • Gaziantep 12 °C
  • Bolu 7 °C
  • Bursa 15 °C

Mustafa Özcan'dan: Gövdesi Türk, gönlü Amerikan

Mustafa Özcan'dan:  Gövdesi Türk, gönlü Amerikan
Yaşadığımız günler veya ahir zamanla ilgili hadis diliyle gelen ilginç uyarılar var. Bunlardan birisi şu hadistir: “Âhir zamanda öyle kimseler türeyecektir ki, bunlar dinlerini dünyalığa âlet edeceklerdir.

mustafaozcan11Yaşadığımız günler veya ahir zamanla ilgili hadis diliyle gelen ilginç uyarılar var. Bunlardan birisi şu hadistir: “Âhir zamanda öyle kimseler türeyecektir ki, bunlar dinlerini dünyalığa âlet edeceklerdir. İnsanlara karşı koyun postuna bürünmüş gibi yumuşak ve güzel huylu görünürler. Dilleri şekerden bile tatlıdır, amma kalpleri kurt gönlü gibidir. Aziz ve Celil olan Allah-u Teâlâ bu gibi kimseler için şöyle buyuruyor: Bunlar acaba benim sonsuz affediciliğime mi güveniyorlar, yoksa bana karşı meydan mı okuyorlar? Ululuğum hakkı için, onlara öyle ağır bir musibet vereceğim ki aralarında bulunan yumuşak başlılar şaşa kalacaklar.” (Tirmizî)… Bu hadise istinaden koyun postunda veya görünümle kurtlarla iç içe yaşıyoruz. Bunlar kimlerdir? Tayinine gelmeden bazı sıfatlarından bahsetmek mümkündür. Buradan, dini ve davalarını profesyonel bir biçimde ırtizak ve kesp haline getiren zümrenin bu tanıma uyduğunu söyleyebiliriz. Böyle ilk zümre hariciler arasından çıkmıştır. Lakin bunları sadece haricilere hasretmek aldatıcı olur. Bunlar parayı görünce saf değiştirmişlerdir. Veya zor zamanda gerçek tavırlarını gizleyenler ve hakkı ketmedenlerdir. Bu ikilem vaktiyle çok güzel kalıplaştırılmış ve deyim haline gelmiştir. Kılıçlarımız Yezid gönüllerimiz Hüseyin ile. Bir şizofrenik iklimden ve tabakadan bahsetmek mümkündür. Kısaca hadiste ifade edildiği gibi, dinlerini dünyaları için satmışlar ve ahiret hayatını dünya hayatına feda etmişlerdir.

*

Bu gergef veya ikilem günümüze kadar devam edip gelmiştir. Mısır Müftüsü Muhammed Abduh vaktiyle Hidiv Tevfik veya Tevfik Paşa hakkında şu ifadeyi kullanmıştır: “Vucuhuhum mısriyye kulubuhum inciliziyye/ Yüzleri Mısırlı ama kalpleri İngiliz (Zuema’ul Islah, Ahmet Emin, s: 310, Daru’l Kitab el Arabi, Beyrut)…” Bu, yerinde bir tespit. Lakin bu Hidiv Paşa’ya mı yoksa ondan ziyade Muhammed Abduh’a mı uyar? Abduh, Hidiv Tevfik’i İngiliz adamı olarak takdim etmiştir lakin Lord Cromer ile sıkı fıkı ilişikler geliştiren kendisinden başka kimdir? Hoca kılığında Frenk züppeliğine heveslenen kimdir? Bu sözü söylediğinde Abduh’un İngilizlere Tevfik Paşa’dan daha uzak olduğu varsayılabilir. Lakin ya sonrası? Ortada bir doğru tespit var ama bu tespit daha çok kime intibak ediyor? Bu tartışmalıdır. Ya da dereceli olarak ikisi de buna uyar. Din günü sahibi Deyyan olan Rabbimiz öteki alemde sırları faş edecektir. ‘Yevme tübles serair’ sırrı ortaya çıkacaktır. Dileriz bu sahneden hepimizin yüzü ak pak çıkar. Aramızdaki ihtilaflar yanlış anlama ile sınırlı kalır. Lakin Allah sırlardan bahsettiğine göre demek ki gizlediğimiz gerçekler var. 

*

Muhammed Abduh ve Hidiv Tevfik arasındaki bu atışmadan günümüze yüzden fazla yıl geçti. İngilizlerin yerini Amerikalılar aldı. Gövdesi bu tarafta ama gönlü Atlantik ötesinde olan mankurtlar türedi. Türk yüzlü Amerikan kalpli liberaller, ulusalcılar ve İslamcılar var. Yalan mı? Bunlar yaptıklarını çeşitli kılıf veya maskelerle örtebilirler. Yaptıklarını maslahat üzerinden izah edebilirler. Ama Batılıların ve Amerikalıların içimizde yıkım araçları ve ekipleri haline geldikleri yalan ve gerçek dışı mıdır? Kendilerine göre vakit kazanırken ve güçlenirken gönülleri öteki yakaya ve tarafa kaymış olamaz mı? Neden hep hoşgörüyü Yahudi çocuklarına ve batılılara hasrediyorlar da iç ihtilaflarda kurt kesiliyorlar? Yabana ve ele karşı kuzu postunda ve gerçekten kuzu ama kendi insanına geldiği zaman canavar kesilmek Kur’an desturlarına aykırı ve ters değil midir? Halbuki ‘eşiddau ale’l küffar/kafirlere karşı şedit’ ve ‘ruhamau beynehum/aralarında rahmetlidirler’ ifadeleri tersi bir istikameti göstermiyor mu? Allah’ın Araplardan sonra tebcil ettiği kendini Müslümanlara hizmete adamış ikinci milletin sıfatı müminlere kol kanat germesi ve evladın anne babaya yaptığı gibi şefkat ve tevazu kanatlarını indirmesi değil midir? Allah hepimizi kalbiyle de kalıbıyla da gerçek Müslümanlardan eylesin. İddia makamında değil tahkik makamında bunu gösterebilelim. Yoksa kimse ayranım ekşi demez. Gerçeği gösteren icraatlardır. Ayinesi iştir kişinin lafına bakılmaz!

04.01.2014 Milli Gazete 

Bu haber toplam 510 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim