Şimdi Türk hariciyesi, sadece Türk asıllılarla değil, Osmanlı Coğrafyasından göçmüş herkesi kucaklayarak onlarla birlikte bir güçlü diaspora kurma teşebbüsünde. Harpler ve değişik sebeplerle Arap, Ermeni, Yahudi, Kafkaslı, Tatar, Balkanlı, Rum gibi birçok milletten insan, Osmanlı coğrafyasından Arjantin, Uruguay, Brezilya, Meksika, ABD gibi memleketlere gitmişlerdir. Bunlar doğdukları toprakları unutmadılar. Şu veya bu kadar Türkçe ile yaşadılar, Osmanlı kaldılar. Ama ne yazık ki monşerler onları görmedi. Davetlerine katılmadı. Düşmanlığı devam ettirmek dostluk üretmekten tabiî ki daha kolaydı.
Seyyid Abdülhakimi Arvasi Hazretlerinin kendilerini görmüş olan hayattaki tek torunu Taha Üçışık Bey, New York'tan bize, Washington'a telefon açtığı âna kadar o gerçeği bilmiyorduk. Şimdi sizlerle paylaşma vaktidir. Girit elden çıkınca Mevlana Halidi Bağdadi Hazretleri, bu adada bulunan bağlısı yüz aileye İslamiyeti yaymak için Arjantin'e hicret etmeleri talimatını vermişlerdir. Arjantin'deki cami ve kabirler bu hicretin şahididir. Kim bilir daha ne vesika ve şahit vardır.
Biz hep Avrupa'da şu kadar Türküz dedik. Fakat hiçbir zaman Avrupa'da şu kadar Müslümanız denmedi. Sebep laikçilik. Öyle bir şey denmesi maazallah cumhuriyetin yıkılması, ilke ve inkılapların mahvolmasıydı. Yeni hariciyemiz, Osmanlı Diasporasını oturttuktan sonra Müslüman Diasporasını kurmalıdır.
Büyük devlet, cihanda büyük devlettir.
Biz hep Avrupa'da şu kadar Türküz dedik. Fakat hiçbir zaman Avrupa'da şu kadar Müslümanız denmedi. Sebep laikçilik. Öyle bir şey denmesi maazallah cumhuriyetin yıkılması, ilke ve inkılapların mahvolmasıydı.
10.07.2012 Türkiye































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.