YAKLAŞIK 3 bin (dolaylı olarak 7 bin) kişinin üstelik hâkim kararıyla dinlenildiğine ilişkin haber, dehşet vericidir.
“Selam Terör Örgütü” diye bir şey kurgulanmış, böylece dinlenilmek istenen insanlar hakkında “katalog suç” gerekçesi uydurulmuş... Dinlemeye takılan herkesin konuşması kaydedilmiş, toplam üç bin kişi... Tek kelimeyle korkunç... Sadece HSYK değil, savcılık soruşturması açmalı, siyaseten tarafsız bir kurum olarak Cumhurbaşkanı Gül de Devlet Denetleme Kurulu’nu harekete geçirmelidir.
Hafife alınacak, rutin bir olay değil bu.
Savcılar “Böyle bir dinleme kesinlikle yapılmadı” diyor. Her halde ciddi ve çok yönlü soruşturmalarla gerçek neyse ortaya çıkarılmalıdır.
KANUN NE DİYOR?
Suç şüphesiyle telefon dinlemeyi düzenleyen CMK 135-137 maddeleri kâğıt üzerinde kalmıştır. Bu maddelere göre en azından “kuvvetli suç şüphesi” bulunması ve telefon dinleme dışında “başka surette delil elde edilmesi imkânının bulunmaması” şarttır.
Suçun bulunmadığı görüldüğünde dinleme kayıtlarının imha edilmesi ve kişilere bildirilmesi de gerekirdi.
Bu kurallara uyulmayarak açıkça kanun ihlal edilmiştir. Yargıda telefon dinleme konusunda öylesine bir özensizlik vardır ki, İzmir’de bir hâkim, kendi telefon numarasının da bulunduğu bir listeye dinleme izni vermişti!
Yazının devamı için: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25885418.asp































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.