• İstanbul 14 °C
  • Ankara 15 °C

TYB Genel Kurulunda D.Mehmet Doğan´ın Konuşmasından Başlıklar

M. Çetin BAYDAR

TÜRKİYE YAZARLAR BİRLİĞİ GENEL KURULUNDA D.MEHMET DOĞAN’IN KÜLTÜR DÜNYAMIZI DERİNLİĞİNE ANALİZ EDEN KONUŞMASINDAN BAŞLIKLAR (27.MART 2010-ANKARA)

·       Kültür derin siyasettir, siyasetin uzun ömürlü olanıdır. Bu itibarla siyaseti “irfan arayışı” olarak  yapmak gerekir.

·       Milli burjuvazimizin kültür hayatımıza katkısı yok denecek seviyede. Buna mukabil gayri milli burjuvazi, yerli olmayan kültür değerlerini aktarmak için büyük servetler harcıyor. Bir caz parçasını icra için yüz kişilik orkestra kurmayı veya dünyanın en kalabalık dans gruplarını Türkiye’ye getirip seyrettirmeyi önemli  vazifeleri arasında görüyor

·       Kültür bakanlığı da benzeri bir yol izleyerek  Batı uygarlığını  aktarmaya devam ediyor. Bütçesini -bir iki istisna dışında-  Batı Kültürü’nün ülkemizde kök salması için harcıyor. Bakanlığın başındaki zat şu zeminlerde  konuştuğumuz yerli irfana öylesine yabancı ki TYB’nin tek bir genel kuruluna tenezzülen katılmış değil.

·       Yazar muhalefeti sever. Ama Türkiye’de öyle bir muhalefet var ki hürriyetlerin genişletilmesini  yeni hakların talep edilmesini istemediği gibi,  hürriyetlerin artırılmasını da bir tehlike olarak görüyor.

·       Adalet olan yerde zulüm  kalmaz. İnsanlar arası hüküm verenler yani günümüz deki adıyla yargıç sınıfı, eğer tarafların haklılık payları konusunda kılı kırk yarabiliyorlarsa, bir diğer deyişle muhakemeleri sağlam ise  işte o zaman adalet elde edilir.

·       Yargının ideali adalet olmayınca ister istemez kendince hedefler icat ediyor. Bunların en bilineni “Anayasanın başlangıcında bulunan ilkeler” başlığı altındaki ideallerdir. Yargı mensupları bu idealleri dokunulmaz hale getirirken gerçekte kendi zümrelerini dokunulamaz hale getiriyor böylece ‘Yargı Oligarşisi” ortaya çıkıyor.

·       Eğer “Yürütme” dediğimiz  devlet  kurumları Yargının denetim alanındaysa Genelkurmay Başkanından ere kadar ordu erkânı yargılanabilmelidir. Ama  Genelkurmay  bırakalım yargılanmayı bizzat kendisi  yargılıyor. “İyi subay-güvenilmez subay” “Vatanperver siyaset adamı” ”akredite gazeteci” “zararlı medya mensubu”  ilh..

Bu durumda onur sahibi yargıçlara düşen, cübbelerini çıkarıp topluca  mezkür makamın kapısına bırakmaktır.

·       Devlet kapılarında barınma alanı bulan oligarşik yapılardan bir diğeri “Eğitim Oligarşisi”dir. Milli Eğitim Bakanlığına kim gelirse gelsin Köy Enstitü menşeli ideoloji, bu bakanlıkta hükmünü yürütmeye devam eder. Bu ideolojik yapılanma kırılmadan yeni bir Milli Eğitim inşa edilemez.

·       Her ne kadar Milli Eğitim bünyesinde “Talim ve terbiye” kurulu adlı bir ünite var ise de bu kurulun meyveleri ortada yoktur. Eldeki istatistikler on bin kişide üç kişinin yılda on’un üzerinde kitap okuduğunu gösteriyor.

·       Her şehirde bir veya birkaç üniversite dönemindeyiz. Öğrencilerin kitap okuma alışkanlığı  buna rağmen yerinde sayıyor. 

·       Kitap basılmıyor dense  tam aksi yılda 30 bin kitap neşrediliyor. Ama dağıtım o kadar kötü ki, basılan kitaplar, konunun uzmanı  akademisyenlere dahi ulaştırılamıyor. Demek oluyor ki etkin bir dağıtım, şiddetli bir ihtiyaç.

·       Devlet dil hassasiyetini unuttu. Bakanlık  mevzuatları, çarşı Pazar levhaları İngilizce ve Latinceye teslim oldu. Yakın bir zamanda okullara Latince dersi konursa kimse şaşırmasın.

·       Velhasılı kurucu iradeye sahip ama yaşatıcı iradeden mahrumuz. Türkiye Yazarlar Birliği  32 senelik geçmişi ile kurup yaşatmayı bir arada başaran en önemli belki de bu alanda tek irfan müessesesidir.
Bu yazı toplam 1743 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim