Bugün asıl konum Almanya Başbakanı Bayan Angela Merkel’in Türkiye takıntısı ama bizim başbakanımızın Almanya ziyâretiyle ilgili bir husûsa da değinmeden edemeyeceğim:
Sayın R.T. Erdoğan bu seferki gelişinde, daha önce hiç olmadığı derecede ilgi topladı. Bunu, son yıllarda ülkemizin adamakıllı artan enternasyonal ağırlığı ile açıklamak zor değil. Gerçi Salı veÇarşamba günleri Türkiye, Başbakan Erdoğan dolayısıyla aşağı yukarı bütün gazetelerin hem birinci ve hem de diğer sayfalarındaydı ama meselâ Çarşamba Günü sâdece iki en önemli gazetede (FAZ ve SZ) Türkiye’ye ilişkin dokuz haber ve yorum yer alıyordu. Bunlardan dördü, ikişer ikişer haber ve yorum hâlinde Erdoğan’a ilişkin olsa bile geriye yine beş haber, röportaj ve yorum kalıyor.
Ben çok genç bir üniversite öğrencisi olarak 1959’da Almanya’ya geldiğim zamandan yaklaşık son iki üç yıla kadar Türkiye, haftada bir herhangi bir gazetede tek sütunluk bir haber olarak dahî yer bulsa Türkler heyecanlanıyorlardı. Ancak birtakım vatan hâini, millet kalleşi ve Yeniçeri kazıntısı generallerle subayların alçakça suikasdleriyle iktidar bu eli kanlı zâlimlerce gasbedildiğinde Türkiye’ye ilgi biraz artıyordu. Zâten hiçbir Alman yâhut Fransız gazetesinin İstanbul’da Ankara’da muhâbiri de yokdu. O yılların karanlık ve gamlı Türkiyesi’nden depresyona kapılmamak için, vur patlasın çal oynasın bir manzara sunan Atina’da muqîmdiler. Ancak “birşeyler” olursa atlayıp Ankara’ya geliyorlar ve o boğucu atmosferden en kısa zamanda kurtulmak için çabalayıp canlarını yine Atina’ya atıyorlardı.
Yazının devamı için: http://haber.stargazete.com/yazar/hep-o-eski-yave-i/yazi-839812































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.