• İstanbul 16 °C
  • Ankara 20 °C
  • İzmir 21 °C
  • Konya 19 °C
  • Sakarya 21 °C
  • Şanlıurfa 25 °C
  • Trabzon 18 °C
  • Gaziantep 25 °C
  • Bolu 19 °C
  • Bursa 21 °C

60 kapılı bir dünya bu şehr-i İstanbul

60 kapılı bir dünya bu şehr-i İstanbul
Bir zamanlar İstanbul'a giriş ve çıkışların yapıldığı 60 kapı bulunuyordu. Kapıların büyük bölümü çok önce tarihe karıştı. Tuğçe Özerdem yazdı.
kapi2-1
Bir zamanlar İstanbul'a giriş ve çıkışların yapıldığı 60 kapı bulunuyordu. Kapıların büyük bölümü çok önce tarihe karıştı. Tuğçe Özerdem yazdı.

 

İstanbul'u çevreleyen surlarda vaktiyle, giriş ve çıkışların yapıldığı yaklaşık 60 kapı bulunuyordu. Kapıların bazıları, zaman içinde bulundukları semte adını verirken, birçoğu da tarihin tozlu sayfalarına gömüldü.

 

İstanbul, Bizans döneminden itibaren yaptırılan surların kapıları ile korunmaktaydı. Uzunluğu yaklaşık 20 kilometre olan surların çevrelediği İstanbul’a, Osmanlı ve Bizans döneminde ancak izinle girilebiliyordu. Dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı surlarla çevrilen şehrin, muhafızlarca korunan çok sayıda kapısı bulunmaktaydı. Şehre gelenler bu kapılarda bekletilir, özel izni olmayanlar içeri alınmazdı. Sur kapıları sabah açılırken, akşam ise tamamen kapatılırdı. 

 

Karada altı kapı var

Karadan ve denizden surlarla çevrilen İstanbul, çeşitli büyüklük ve mimari tarzdaki kapılarla dış dünyaya açılıyordu. İstanbul’un üç bir yanından açılan kapılar, bulundukları mevkie göre MarmaraHaliç ve kara surları olarak sınıflandırılıyor.

AltınkapıYedikule KapıBelgrad KapıSilivri KapıMevlana Kapı ve Topkapı, kara surları üzerindeki kapılar olarak adlandırılıyor.

 

Kapıların özel manaları var

İstanbul'u saran bu kapıların her birinin özel anlamları var. Mevlana Kapı, ismini etrafında bulunan bahçelerin içindeki derviş ve mevlevihanelerden almış. Kuşatma sırasında kapatılan bu kapı, İstanbul'un fethinden sonra yeniden açıldı.

 

İkinci büyük askeri kapı olarak tarihteki önemini koruyan Belgrad Kapı ise, Osmanlı döneminde daha da değer kazandı. Kanuni Sultan Süleyman Han, Belgrat'ı fethettikten sonra, yanında getirdiği esnafı buraya yerleştirdiği için kapı, o günden sonra Belgrad Kapı ismi ile anılıyor.

 

Fetih kutlamalarının da merkezi

İstanbul'un fethinde önemli rol oynayan Edirnekapı ise, Fatih Sultan Mehmet ve ordularının İstanbul'a ilk ayak bastığı yer olarak biliniyor. Belgrad Kapı ve Edirnekapı, bugün İstanbul'un fethinin kutlamalarının da en önemli adresleri.

 

Osmanlı padişahı 2. Mehmet'in, İstanbul'un fethi sırasında ordularını konuşlandırdığı yerlerden biri olan Topkapı, padişahların görkemli geçişlerine ev sahipliği yapardı. Tarihe tanıklık eden bir diğer kapı da, hisar olarak inşa edilen Yedikule Kapı. Zindanları ile bilinen Yedikule Kapısı, günümüzde çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapıyor.

 

Denize ve Haliç’e bakan kapılar

Sur üzerinden Marmara Denizi'ne bakan kapılar ise şunlar: Mermerkule kapıSamatya KapıNarlı KapıAhırkapı,Değirmen KapıÇatladı Kapı ve Langa Kapı.

 

Surların Haliç’e bakan kısmındaki kapılar da; Balat KapıPetri KapıAyvansaray KapıYeni Aya KapıOdun Kapı ve Bahçekapı olarak sıralanıyor.

Kentin tarihi dokusunda önemli bir yere sahip olan kapılar, İstanbul'un geçmişteki öneminin de en güçlü kanıtı olarak varlıklarını sürdürüyor.

 

Tuğçe Özerdem yazdı

Dünyabizim.com

Bu haber toplam 1125 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • İkinci Kez Yolu Açık Olsun Yavuz Bülent Bakiler’in02 Ekim 2025 Perşembe 11:06
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim