• İstanbul 16 °C
  • Ankara 12 °C
  • İzmir 18 °C
  • Konya 12 °C
  • Sakarya 13 °C
  • Şanlıurfa 18 °C
  • Trabzon 16 °C
  • Gaziantep 13 °C
  • Bolu 11 °C
  • Bursa 15 °C

Allah sevgisini başkalarınınkiyle kirletme

Allah sevgisini başkalarınınkiyle kirletme
  'Kün Kapısı' romanı geçen aylarda okuyucuları ile buluştu. Kitap bir Abdülkadir Geylani romanı. Kitabı Kübra Demiray kaleme almış. Şakir Gönülce yazdı.
vezirkopru-6-kutuphane-1

 

'Kün Kapısı' romanı geçen aylarda okuyucuları ile buluştu. Kitap bir Abdülkadir Geylani romanı. Kitabı Kübra Demiray kaleme almış. Şakir Gönülce yazdı.

 

Kün Kapısı” adlı roman, geçen aylarda okuyucuları ile buluştu. Timaş Yayınları arasında çıkan Kün Kapısı, birAbdülkadir Geylani romanı. Bu kitabı Kübra Demiray kaleme almış. Yazar, sade bir dille okuyucularına sunduğu bu kitabı, çok kısa bölümlerden oluşturmuş. Abdülkadir Geylani Hazretleri'nin kendi ağzından ve oğlu Abdülrezzak'ın anlatımlarıyla, hayatındaki önemli olaylar hikâyeleştirilerek okuyuculara sunulmuş.

 

Sen bu iş için emrolunmadın...

Babasının ölümü üzerine dedesinin yanında yaşamaya başlayan küçük Abdülkadir, dedesinden birçok ilim öğrenir.Kur’an’ı öğrenip hatmeden Abdülkadir, ayetlerin açıklanmasını, hadisleri, hangi hadislerin hangi ayetlere karşılık geldiğini ve hayatlarına nasıl yansıdığını iyice öğrenir.

 

Dedesinden ilim tahsil eden Abdülkadir, bir yandan da bağ bahçe, hayvan otlatma ve hayvan bakımı gibi işlerle uğraşır. Bir köy yerinde yapılması gereken rutin işleri yaparak hayatını devam ettirir. Günlerden bir gün hayvan otlatırken, bir gün öküzün konuştuğuna şahit olur. Hayal gördüğünü sanan Abdülkadir çok şaşırır. İyice dikkat kesilen Abdülkadir, öküzün kendisine bir şeyler anlatmak istediğini anlar. Öküzün: “Sen bu iş için emrolunmadın!” demesi üzerine anasının yanına gelir ve durumu anlatır. Bu olaydan sonra Abdülkadir, ilim tahsil etmeyi çok arzular. Anasının da rızasını alan Abdülkadir,Bağdat'a gitmek için artık hazırdır.

 

Annesi Abdülkadir'i sıkı sıkı tembihlerle bir kervana katarak uğurlar. Hırkasına da bir miktar para koymayı ihmal etmez. Bağdat'a doğru meşakkatli bir yolculuk için yola koyulan kervan, bir yerde haramilerin saldırısına uğrar. Kervandaki değerli tüm eşyalara haramiler tarafından el konulur.

 

Haramilerden biri Abdülkadir'in yanına gelerek eğlenmek ister: “Bir ağırlığın var mı çocuk?” diye sorar. Abdülkadir: “Evet kırk dinarım var!” diye cevap verince harami kahkahalarla güler... Çocuğu alıp reislerinin yanına götürür. Haramilerin reisine de aynı cevabı verince, reis kahkahalara boğulur. Bu durumu anasına, kendisine hakaret sayan Abdülkadir hırkasına dikili kırk dinarı reise gösterir. Çocukta olsa yalancı olmadığını anlatır oradaki tüm haydutlara... Anası yola koyulmadan önce Abdülkadir'e: “Her ne durumda olursan ol, canın pahasına da olsa hep doğruyu söyleyeceksin!” diye tembih etmiş ve Allah adına söz almıştır oğlundan...

 

Allah'ın sevgisini başkalarının sevgisiyle kirletme...

Abdülkadir Geylani Hazretleri’ne, “Dünya bir pazar yeridir ve yakında kapanıp dağılacaktır. Allah'ın kudretini görmemize ve yalnız Allah'ı sevmemize vesile olacak kapıları açmak, diğerlerini kapatmak gerekir. O kapı da teslimiyet kapısıdır. Sevmek imtihan, sevilmek imtihan... Asıl sevilecek yegâne Allah'tır. Onun kıyası yoktur. Kıyası olan her şey eksiktir. Allah sevgisini başkalarının sevgisiyle kirletmemek gerekir. Eğer Allah sevgisini kirletirsen, sen de kirlenirsin...” der hocası Hammad Debbas...

Biz Müslümanların kendimizi sorgulamamız gereken iki noktayı burada aktarmak istedim. Birincisi yalan söylemek... Yalanı ne kadar önemsiyoruz, ya da ufakta olsa yalan söylüyor muyuz? İşte kendimize sormamız gereken soru bu. Yüce Peygamberimizin, peygamber olmadan Muhammed'ül Emin sıfatını aldığını, düşmanlarının bile en değerli varlıklarını hiç tereddüt etmeden emanet edebilecek bir ahlaka sahip olduğunu unutmamamız gerekir. Bir gün Efendimiz (sav), bir sahabenin sorularına cevap verirken, korkak müminin olabileceğini, cimri müminin olabileceğini söylemiş fakat bir müminin “yalancı” olamayacağını, imanla yalanın bir arada bulunamayacağını ifade etmiştir.

 

Allah sevgisi üzerine ise, Hammad Deddas'ın söylediklerinin üzerine bir söz bulamıyorum... Allah sevgisini başkalarının sevgisiyle kirletme, yoksa sen de kirlenirsin...

Teşekkürler Kübra Demiray; yalanın ne kadar önemli olduğunu hatırlattığınız için, Allah sevgisinden ziyade sevgilerin boş olduğunu anlattığınız için... Teşekkürler bizlere kendimizi sorgulama fırsatı verdiğiniz için...

 

Şakir Gönülce yazdı

Dünyabizim.com

Bu haber toplam 1174 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • İkinci Kez Yolu Açık Olsun Yavuz Bülent Bakiler’in02 Ekim 2025 Perşembe 11:06
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim