Bu hayatta her şey dünya mutluluğunun boşa çıkmaya yahut bir vehim olarak anlaşılmaya yazgılı olduğunu ilan eder.(s.9)
…içinde bulunulan an her zaman yetersizdir, ama gelecek belirsiz ve geçmiş geri döndürülemezdir.(s.10)
Kişinin arzularının peşinde koşup durduğu şeyler sürekli olarak onu aldatır, yanlış yola yöneltir ve o sürçüp sendeler, sonunda düşer. (s.12)
Acıya duyarlılığımız hemen hemen sınırsızdır, ama hazza duyarlılığımız dar sınırların cenderesi içindedir.(s.13)
Nasıl ki bütün bedenimizin sağlığını değil, fakat sadece ayakkabının vurduğu küçük noktayı hissedersek, tıpkı bunun gibi mükemmel yolunda giden bütün işlerimizi değil, fakat sadece bizi üzüp rahatsız eden önemsiz, anlamsız, küçük bir işi düşünürüz. (s.14)
İnsanların hayatı da hiç bitmeyen bir mücadeledir.(s.16)
Şurası kesin ki bu dünyada neredeyse bütün insanların hayatları boyunca paylarına düşen iş güç, tasa kaygı zahmet meşakkat ve sıkıntıdır. (s.17)
Herhangi bir insanın mutluluğu, onun neşesi ve zevkleriyle değil, fakat onun için müspet şeyler olan keder ve ıstırabın yokluğuyla ölçülür.(s.17)
Devamı: https://www.izdiham.com/arthur-schopenhauerin-hayatin-anlami-kitabindan-sectiklerimiz/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.