• İstanbul 16 °C
  • Ankara 5 °C
  • İzmir 15 °C
  • Konya 7 °C
  • Sakarya 15 °C
  • Şanlıurfa 15 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 10 °C
  • Bolu 6 °C
  • Bursa 15 °C

Büyük usta bugün toprağa veriliyor

Büyük usta bugün toprağa veriliyor
Sevenleri tarafından 'bozkırın tezenesi' olarak anılan Neşet Ertaş, dün sabah 08.45'te hayatını kaybetti. İki haftadır İzmir'de tedavi gören sanatçının vefatı, sadece sanat dünyasını değil, bütün Türkiye'yi üzüntüye boğdu.


Nice düğünlerde köçeklik yapıp kaç düğün sahibi tarafından hor görüldüğü abdallık günlerinden sonra 1950'lerin sonunda İstanbul'a geldi. El aldığı babasının 'emanetleriyle' ilk plağını yaptı: Neden Garip Garip Ötersin Bülbül? Yanık bir gönülden çıkan bu sese bigâne kalmak zordu. Ardından plaklar, kasetler ve halk konserleri geldi. Bozkırdan gelmiş bünyesi, İstanbul'un hızlı hayatından çabuk uzaklaştı. Çok sevdiği Kırşehir'den fazla uzak kalamadı ve Ankara'ya yerleşti. Ancak bazı alışkanlıkları ve hastalıkları burada nüksedince kardeşinin daveti üzerine Almanya'ya gitti. Çocuklarının eğitimi ve sanat çalışmalarından dolayı uzun süre Almanya'da kaldı. 2000 yılında İstanbul'da verdiği konserle geri dönmüştü.
UNESCO'nun 'yaşayan insan hazinesi' seçtiği bozlak ustası Neşet Ertaş'ın sazının telinde hep Anadolu vardı. 'Garip' mahlasıyla bestelediği aşk türküleri, göğüs parçalayan avazları, 15 dakikayı aşan uzun havalarıyla Anadolu kültüründe kendine has bir yol açtı. 'Bozkırın Tezenesi' olarak nam saldı aleme ve ardında yüzlerce türkü ile bozlak bıraktı. Kimi zaman Zahidem'le yürekleri dağladı. En güzel oyun havalarını o çaldı, o söyledi. 'Anam ben yandım yandım yandım, ellerin memleketinde eğlendim galdım' derken, ustanın yüreği yanıyordu belki ama, dinleyenler hep oynadı.
Orta Anadolu âşıklık geleneğinin, daha özel ifadesiyle abdallık yolunun son temsilcisiydi Neşet Ertaş. Babası Muharrem Ertaş, Hacı Taşan ve genç yaşta giden Çekiç Ali'den sonra bir o kalmıştı şu yalan dünyada. 'Gönül adamı' ifadesinin vücut bulmuş haliydi. Kendine has üslubu, bu dünyadan olmadığı hissiyatı verirdi size. Konserine gelenleri, "Geldiğiniz yolların türabıyım, ayaklarınızın hizmetçisiyim." diye selamlardı. Bununla birlikte 'ham meyvelere' bulaşmayan bir olgunluğa sahipti. "Neşet Ertaş'ı tanımak zorunda değilim" diyen popçuya, "Tanımak zorunda değil, o kızımın gözlerinden öperim." demişti. Nihayetinde, beş çocuğun ikincisi; üç çocuğun babası olmak vardı kaderinde. Ve hep garip kalmak... Abdal geldiği dünyadan Neşet Ertaş olarak göçtü, gitti.

Babasının ayak ucuna defnedilecek

Neşet Ertaş, bugün Kırşehir'de babasının mezarının ayak ucuna defnedilecek. Öte yandan, İzmir'de sanatçının cenaze töreniyle ilgili tartışma çıktı. Cenazeyi cemevine götürmek isteyen Alevi Bektaşi Kültür Dernekleri Başkanı Engin Gündük'e, Ertaş'ın yakınları tepki gösterdi. Cenaze namazının camide kılınmasını isteyen yakınları, "Herkes Ertaş'ın ne olduğunu biliyor. Kimse kendisine pay çıkarmasın." dedi. Tartışmaların büyümesi üzerine kısa süreli arbede yaşandı. Bunun üzerine araya giren vatandaşlar, "Siyasete alet etmeyin. Camiye de gitsin, cemevine de. O bütün bir halkın sanatçısı." sözleriyle gerginliği yatıştırdı. Ertaş'ın cenazesi, bugün memleketi Kırşehir'e götürülecek ancak İzmir'de de bir tören yapılması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül:

'Bozkırın tezenesi' Neşet Ertaş, sesi, mütevazı duruşu ve her şeyden önce insana verdiği değerle halkın sevgisini kazanmış, ifade edilemeyen duyguları türkülerine yansıtarak dilden dile dolaşmış, gönülleri fethetmiştir. Bugün, kendi dizelerinde dile getirdiği 'Yalan Dünya'ya veda eden halk ozanı Neşet Ertaş'a Allah'tan rahmet; ailesine, milletimize, sevenlerine ve sanat dünyamıza başsağlığı diliyorum.

Başbakan Tayyip Erdoğan:

Uzun yıllar gurbet hayatı yaşayan Neşet Ertaş, bir gönül eri, hatta bir 'Gönül Dağı' olmayı da başarmış bir sanatçımızdır. Eşsiz üslubu, parlak yorumları ile dikkati çeken Neşet Ertaş, yorumladığı türkü ve bozlaklar sayesinde Anadolu insanıyla arasında gönülden gönüle uzanan gizli bir bağ kurmayı başarmış ender sanatçılarımızdan biridir.

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay:

O bir ekolün temsilcisiydi, Muharrem Ertaş'ın Anadolu köklerinden getirdiği ekolün temsilcisiydi. Muharrem Ertaş'ın Anadolu'dan getirdiği kökleri bugüne taşımış bir sanatçıydı. Anadolu'nun her tarafından, farklı etnik kökenden, farklı coğrafyalardan herkesin sevdiği bir insandı.

Bayram Bilge Tokel:

Milletimizin başı sağ olsun. Türküler, bozlaklar yetim kaldı. Son günlerinde yanındaydım, dün de yanındaydım, çok zorlukla konuşuyordu. Büyük bir iman taşıyordu. 'Ne zaman dehalet edilirse, giderim, her zaman hazırım Bayram Gardaş' diye konuştu benimle. 'Ne zaman istersen, sen iste gelirim, emir O'ndan gelirse, bir dakika bile durulmaz' demişti.

Mehmet Özbek:

Türkiye, yeri doldurulamayacak bir sazını kaybetti. Sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada Türk kültürünü, Türk müziğini tanıtma gayreti içinde olan değerli bir sanatçımızdı. Türkiye'ye başsağlığı diliyorum, yeri doldurulamayacak biriydi.

Orhan Hakalmaz:

Neşet Usta Allah'ın bir mucizesidir. Veysel gibi, Yunus gibi. Her şeye rağmen bu ülkede böyle insanlar yaşamışsa bu ülke güzel ülke halkı güzel halktır. Gönlü gani Neşet Usta'ya yüce Mevlam'dan gani gani rahmet diliyorum.

Zara:

Yaşayan en büyük ozanlardandı, tevazu sahibi, emeğe değer veren, sıla ve sevda hasretinin sözcüsü, açıksözlü ve hoşgörülü, engin gönüllü bir insandı. Kendisini halktan ayıracağına inandığı her türlü iltifatı reddetmiştir.

Kıraç:

Bozkırın tezenesi kırıldı. Çok büyük bir üstattı. Bir daha öylesi gelir mi? Sanırım gelmez. Çığlıktı babasının sesi. Neşet Ertaş da başka bir çığlıktı. Sözleri, müzikleri, bağlamasıyla, her şeyiyle onunla tanışmış olmak benim için dünyalara bedeldi.

MAHİR DEMİR İSTANBUL

26.09.2012 Zaman, Kültür

Bu haber toplam 856 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • İkinci Kez Yolu Açık Olsun Yavuz Bülent Bakiler’in02 Ekim 2025 Perşembe 11:06
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim