Bugünün Türkiye’sinde sıklıkla tiyatroda sansür iddiaları ortaya atılıyor. Gerçeklik payı olmasa da her gün gazetelerde ‘sansür’ sözcüğünün ısrarla kullanımda olması bile sanat çevrelerinde nasıl bir kampanya yürütüldüğünü ortaya koymaya yetiyor. Oysa sanat dünyasında sansürün en can alıcı örneklerinin Cumhuriyet Halk Partisi tarafından uygulandığı pek kimsenin aklına gelmiyor. Türk Edebiyatı dergisinin bu ayki sayısında Selçuk Karakılıç’ın yayınladığı makale CHP eliyle Necip Fazıl Kısakürek’e uygulanan bir sansürü belgeliyor. CHP’nin 1946 yılında düzenlediği Sanat Mükâfatı Piyes Müsabakası’na katılan Necip Fazıl Kısakürek’in birinciliğinin nasıl iptal edildiğini anlatan yazı bir ibret vesikası gibi.
O dönem, CHP’nin Sanat Mükafatı Piyes Müsabakası’nda jüri Sabri Esat Siyavuşgil, Kenan Akyüz ve Bedrettin Tuncel, Afif Obay, İ. Galip Arcan, Ali Süha Delilbaşı ile Lütfi Ay’dan oluşmaktadır. “1940 yılından sonra yazılmış ve basılmış veya basılmamış, oynanmış veya oynanmamış yalnız telif eserler” kabul edilecektir şartıyla ilan edilen yarışmaya katılım beklenenin çok altında olunca, parti yönetimi yarışmanın başvuru süresini uzatır. Tam bu dönemde yarışmadan haberdar olan Necip Fazıl Kısakürek, aslında bu yarışmada kazanamayacağını bilerek, fakat CHP’nin gireceği çıkmazdan nasıl sıyrılacağını merak ederek, 1936-1941 yılları arasında yayımlanan ve Şehir Tiyatroları’nda oynanan Sabır Taşı isimli piyesinin yanında Tohum, Bir Adam Yaratmak, Künye gibi piyeslerini de başvuru dosyasına ekler ve beklemeye başlar. Bütün üyelerin katılımıyla yapılan toplantılarda yetmiş dokuz eser okunup incelenir ve birincilik, ikincilik ve üçüncülük ödülüne layık görülenlerin tespiti için de gizli oy kullanılır. Bu yolla yapılan derecelendirme sonunda, birinciliği oy çokluğuyla Necip Fâzıl Kısakürek’in Sabır Taşı, ikinciliği Ahmet Muhip Dıranas’ın Gölgeler’i ve İlhan Tarus’un Bir Gemi’si, üçüncülüğü ise Bekir Büyükarkın’ın Dökmeci isimli eseri kazanır. Ancak Necip Fâzıl’ın yarışmaya katılmasından çok, jüri heyetinin onu birincilikle ödüllendirmesi CHP ileri gelenlerini, özellikle Behçet Kemal Çağlar’ı şaşkına çevirir. Necip Fâzıl gibi sıkı bir muhalifin birinciliğe layık görülmesini kabul edemeyen Behçet Kemal Çağlar, parti kurullarında kulis yapar; şartnamedeki bazı teknik ayrıntıları ileri sürerek jürinin kararını değiştirmeye çalışır.
Devamı için: http://haber.stargazete.com/guncel/chp-necip-fazilin-odulunu-gaspetmis/haber-988112































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.