
Hayatında inişi olmayan bir insandır.
Bilgisi, deneyimi, çevresi, meslekte ustalığı ona her ne kadar farklı bir yer etse de gönlümüzde, farklı bir yerim var demez, tevazu köşkünde oturur, yürüdüğü yol da, abdest aldığı su da, baktığı gökyüzü de tevazu gömleğini giyinir.
Toplumsal değişimlere, iletişim devrimin neyi nasıl etkilediğine en fazla kulak kesilenlerimizden…
Zemini olmayan sözü ve hayali olmaz. Muhayyilesi kalbinden ve aklından bağımsız işlemez.
Toplumların sürüleştirilmesine yığınlaştırılmasına, afyonlanmasına karşı kaleme aba giydirenlerden: Muhsin Mete…
Titiz, seçici ve takipçi olduğu doğrudur
Abbas Abalı müstearıyla ekrana dair yazılar yazdı. Bunlar kitaplaştı. Kitabı kariyerine mani olsa da umursamadı.
Ahmet Necdet Sezer’in reisicumhurluğunda “ha o kitabı olan adam” tanımı kendisi içindir; statükocularla da, değişimden laylaylomu anlayanlarla da arası limonidir.
İyi bir yönetmendir, ayrıntıları kaçırmaz. Aldığı ödüller de tanımlamaz onu.
İyi bir arşivcidir. Süreli yayınları tarar, hâlâ kupür keser.
Onda her genç öykücünün, şairin, edebiyat adamının bile bir dosyası vardır.
Okuduğu bir denemenin bir şairin müellifini arayıp, “yahu şu dergide yazını/şiirini okudum, diline gönlüne sağlık” diyecek inceliktedir.
Çok seyretmekten, çok izlemekten, çok çalışmaktan, acil olanın önemli olanın önüne geçmesinden olacak, yazmaya pek vakit bulamamıştır.
İnatçı ve dikine olmayan bir yüzü var; tanıdıkça mizacı kendini ele verir.
Titiz, seçici ve takipçi olduğu doğrudur.
İçinde yeniyi barındıran her eserde heyecanlanır.
Deli Yürek’in biraderi olmasa da akrabasıdır.
El öpmez el öptürmezgillerden… Ağabeyimiz. İyi biliriz.
Mehmet Aycı yazdı
www.dunyabizim.com































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.