Her çocuğun babası şair yazar zannederdim

Betül Zarifoğlu, 1977 yılında merhum Cahit Zarifoğlu’nun ilk çocuğu olarak Ankara’da doğdu. Hasan Nail Canat’tan tiyatro dersleri aldı. Birçok tiyatro oyununda görev aldı, radyolarda seslendirmeler yaptı. Farklı projelerde tiyatro eğitmeni ve yönetmen olarak görev aldı. Zarifoğlu, Cafcaf Mizah Dergisi’nde yazıyor. Betül Aytaç’ın kurguladığı, kapak ve iç resimlerini Müzeyyen Yılmaz’ın çizdiği “Muga Zıpzıp” adlı ilk kitabı, Beyan Yayınları’nın “Gülücük Çocuk Kitapları” serisi arasında yayımlandı. Kendisiyle kitabı ve çocuklar üzerine konuştuk..

Yazma düşüncesi sizde nasıl başladı? Özel bir nedeni var mı?

Babam ve onun tüm arkadaşları yazar olduğu için, çocukluğumun büyük kısmını herkesin babasını yazar zannederek geçirdim. Yazar olmam konusunda çok da düşünmeden böyle bir karar vermiş gibiydim. Zaten ne olacaktım ki? Böyle duygularla başladı yazma serüveni. Çocuk yaşlarda önce şiirle başladım yazmaya. Ama kısa süre sonra işimin şiir olmadığını anladım. Sonrasında küçük denemeler, mizahi yazılar derken kendimi masal yazarken buldum. Bunlarla da devam etsin istiyorum inşallah.

Neden şiir, deneme ya da bir başka türde yazın değil de çocuk edebiyatı?

Yazı tercihim sadece çocuk edebiyatı ile sınırlı değil aslında. İlk çıktığından beri Cafcaf Mizah Dergisi’nde mizahi yazılar yazıyorum. “Karşıyım” ve “Yeter Bee” isimli köşeleri kaleme aldım. Hala yazmaya devam ediyorum.

Muga Zıpzıp, sevimli bir karakter. Bu arada Müzeyyen Yılmaz’ı da, bu sevimli karakterin bütün sevimliliğini çizgileriyle çok güzel yansıttığı için tebrik etmek gerekiyor. Muga Zıpzıp, çocuklara nasıl bir mesaj veriyor?

Muga Zıpzıp, mugalar diyarından yeryüzüne gelmiş, yaramaz bir muganın yaşadıklarını anlatıyor. Gökkuşağından kayarak ormana düşen ve karşılaştığı hayvanlarla dostluklar kuran, daha sonra da onların yardımıyla tekrar bulutların üstündeki mugalar diyarına dönen bir kahramanın masalı.

Muga Zıpzıp’ın çocuklara ne mesaj verdiği sorusunu çocuklara sormak lazım. Anne olduktan sonra anladım ben de. Çocuklara ne anlatmak istediğinizden çok, onların ne anladığı şekillendiriyor birçok şeyi. Bence Muga Zıpzıp’tan, çocukların yaptıklarının sonucunu düşünerek hareket etmeleri gibi bir mesaj almaları gerekir. Ama muhtemelen onlar yaramazlık yapmanın o kadar da kötü olmadığı sonucuna varacaklardır.

Muga Zıpzıp’ın başka serüvenlerini de yazmayı planlıyor musunuz?

Sevgili Zıpzıpımın ikinci macerası yazılmaya başladı bile. Nasip olursa kahramanımın ikinci kitapta da yepyeni, başka bir yolculuğu olacak.

Cahit Zarifoğlu’nun -ki rahmetle anıyoruz- çocuk kitapları, bir yazar kızı olarak size neyi anlatıyor? Bu arada Zarifoğlu’nun çocuk kitapları arasında en sevdiğiniz hangisidir?

Babamın kitaplarını çocukken okumuştum. Daha da öncesinde onları dinlemişim ama o zamanları hatırlamıyorum tabi. Çocuk yaşlarımdan sonra bu kitapları tekrar tekrar okudum.

Yetişkin için de çok keyifli kitaplar olduğunu düşünüyorum onların. Benim favorim Katıraslan. Özellikle geniş hayal gücü ve kitabın içindeki yolculuğa okuyucuyu dâhil ettiği için beni çok etkilemiştir.

Bir yazar şöyle bir söz söylemişti: “Motorlu Kuş’u okuduğumda çocuklara anlatılamayacak hiçbir şey olmadığını fark ettim.” Bu benim için de çok anlamlı bir söz.

Tiyatro alanında bazı projelerde isminize rastlıyoruz. Ne gibi çalışmalarınız oldu?

Rahmetli Hasan Nail Canat’tan tiyatro dersleri aldım. Onun yanında oyunculuk yaptım. Tiyatro çalışmalarının her aşamasında bulundum. Işık, kostüm, dekor vs. Bu aslında imkânsızlıklar yüzündendi; ama o dönemdeki biz öğrencilere çok şey katmıştır şüphesiz. Uzun bir aradan sonra 2012’de Üsküdar Belediyesi’nin “Kadınlar Sahnede” projesinde eğitmen ve yönetmen olarak çalıştım. Şimdi ise, yeni kurulan Medya Sanat Merkezi’nin tiyatro bölümünü açmak için çalışmalar yapıyoruz.

Yazı çalışmalarınızla ilgili ne gibi projeleriniz var?

İleride Cafcaf’ta yazdığım yazıları derleyerek kitap haline getirmeyi çok isterim. Ama şimdilik kafam sadece Muga Zıpzıp’ın yeni maceralarında.

Gökhan Serter sordu

Dünyabizim.com