• İstanbul 18 °C
  • Ankara 21 °C

Hünkârın sağlığını hekimbaşına sorarlar

Hünkârın sağlığını hekimbaşına sorarlar
Hekimbaşılar ilmiyeye mensup olduklarından Divan-ı Hümayun’da vezirden sonra en yetkili makam olan Anadolu ve Rumeli kazaskerliğine kadar yükselebilirlerdi.

Günümüzde salt “doktor” olarak kullandığımız tabir İslam dünyasında tabip yahut hekim olarak bilinir. Ancak hekimlik tabiplikten öte ilmî dirayet gerektiren bir durumdur. Tabip sadece tıp ilmine vakıf iken, hekim fıkıhtan mantığa, tıptan kimyaya, astronomiden edebiyata uzanan pek çok dalda kendini yetiştirmiş kimsedir. Keza doktor kullanımı da eksik bir kullanım. Doktorluk bir ilimde yeterliliği gösterdiğinden, kastedilen mânânın “tıp doktoru” olması gerekir. Çünkü tarih doktorası verene “tarih doktoru”, hukuk doktorası verene de “hukuk doktoru” denilmektedir.

Mesleği hastalıkları teşhis ve tespit etmek olan hekimliğin Osmanlı sarayındaki en üst mercii “hekimbaşılık”tı. Hekimbaşı, Osmanlı sarayındaki doktor, cerrah ve eczâcıların ayrıca memleketin bütün sağlık kuruluşlarının başı durumundaydı.

Osmanlı tarih yazıcılığı devletin kuruluşuna nazaran biraz geç bir dönemde başladığından hekimbaşılığın bir makam olarak ne zaman teşkilatlandığı ve bu mevkie ilk kimin tayin edildiği bilinmemektedir.

Devamı: https://www.gzt.com/gercek-hayat/hunkrin-sagligini-hekimbasina-sorarlar-3546056

Bu haber toplam 375 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim