Şair İbrahim Yolalan 1969 yılında Nevşehir’de doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini bu şehirde tamamladı. K.T.Ü. Giresun Eğitim Fakültesi’nden mezun oldu. Hâlen doğduğu şehirde öğretmenlik yapmakta. Şiirleri Güneysu, Palandöken, Kırağı, İnsan Saati, Endülüs, Düş Çınarı, Kum Yazıları, Lika, Sühan, Bir Nokta, Türk Dili, Edebiyat Ortamı, Aşkar, Hece ve Dergâh dergilerinde yayımlandı. İlk kitabı Göç Defteri 2016 yılında Ülke Yayınları tarafından yayımlandı. İkinci kitabı Teslim ise Dergâh Yayınları etiketiyle geçtiğimiz aylarda bizi selamladı.
İbrahim Bey merhaba, sohbetimize ilk olarak sizi tanımakla başlayalım. Sizi daha çok Dergâh ve Hece dergilerinde yayınladığınız şiirlerinizden biliyoruz. Biraz burayı açalım. Şiirle ne zaman tanıştınız? Bize biraz şiir yolculuğunuzdan bahseder misiniz?
Derdi olan insanlarla yaşayınca dert sahibi oluyor insan. Üniversite yıllarında çok dertli insan tanıdım. Çevremde çok “Dava Delisi Kerim”ler vardı. Onlara dair çok okumalar yaptım. O okumalar taşırdı tabii ki bardağı. Bir yol bulup ben de bir şey söylemeliydim. İfade etmeliydim kendimi. Bu yolun şiir olduğuna inandım. Şiire başlamam ve ilk şiirlerimi yayımlamam da o yıllarda oldu. 90’lı yılların başıydı. Palandöken, Kırağı gibi dergilerde yayımlandı ilk şiirlerim. 2000’e kadar sürdü bu durum. Sonra “dünyaya doğru yürümek” için bilinçli olarak geri çekildim şiirden. Çünkü söz hitama erdi diye düşünmeye başlamıştım. Bu çekiliş dokuz yıl sürdü. Bu zaman zarfında çok mısra kovduğumu hatırlıyorum. Sonra yenildim işte. Döndüm geri. Demek ki söz hitama ermemiş. Birikenleri, biriktirdiklerimi, dünyayı, karşı dünyaları, kaşıyıp duruyorum o günden beri.































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.