• İstanbul 16 °C
  • Ankara 5 °C
  • İzmir 15 °C
  • Konya 8 °C
  • Sakarya 15 °C
  • Şanlıurfa 14 °C
  • Trabzon 15 °C
  • Gaziantep 12 °C
  • Bolu 7 °C
  • Bursa 14 °C

İki sınırda bir akademi

İki sınırda bir akademi
Bundan iki yıl önce Mardin'de düzenlenen, 40 sanatçıyla Güneydoğu Anadolu bölgesindeki çeşitli okullarda eğitim gören lise öğrencilerinin buluştuğu 'Akademi Mardin' etkinliği şimdi de Edirne'de düzenleniyor.

Tımarhanede düşünce dersi

Hem Mardin'de hem de Edirne'deki akademi programına katılan isimlerden Mehmet Doğan yaşadığı tecrübeyi bizimle paylaştı:"Akademi Edirne'nin düşünce atölyesi için bugün şehir merkezinin uzağında kalan Tunca nehri kıyısındaki 2. Bayezid külliyesi seçilmişti. Malûm bu külliyenin şifahanesi "bimarhane" olarak kullanılmıştır. Bimarhane, yani akıl hastanesi, tımarhane... Burada tedavi maksadıyla klasik mûsıkîmizin muhtelif makamları icra edilirmiş… Bu külliyenin bir kubbesinin altında gençlerle insanın zihin kodlarını teşkil eden bilgi, düşünce ve inanç birikimini konuştuk. İnsan zihninde araştırma, deneme sınama yoluyla elde edilmiş bilgiler (ilim) düzenli öğretimle yer ediyor. Yaşayarak öğrenilen, tecrübe edilen bilgiler de hayat mektebinin kazandırdıklarıdır. İnsanoğlu, dille tanımlanan birtakım kavmi, etnik topluluklara ayrılıyor. Her toplum, belli ölçüde dünya dillerinde klasik sayılan eserleri tercüme edip, bunları da zihni birikiminin bir parçası haline getiriyor. Bu konuyu hem seçilmiş lise öğrencileri ile hem de üniversite öğrencileri ile konuştuk. Alışılmış öğretimin dışında, bildik öğretim mekânlarından farklı bir atmosferde ve öğretmenden farklı bir kişiden dinlemek, tartışmak değişik bir tesir uyandırıyor. Mardin programının sonuna katılmıştım, Edirne'nin başlangıcında bulundum. Mardin'de öğrenciler işin içine daha fazla girmişlerdi, Edirne'de ise başlangıcın heyecanı hissediliyordu. "

İlgi büyük, zaman kısaydı

Şiir atölyesine katılan Haydar Ergülen iki farklı şehirde de atölye çalışması yapanlardan. Ergülen şunları söylüyor: "1,5 yıl önce katıldığım Akademi Mardin'de dolu dolu üç gün geçirdim. Düşünce ve edebiyat insanlarının atölyelerinden sonra, son atölyeydi, şiir atölyesi.Mardin'deki çeşitli ortaokullardan seçilmiş kız ve erkek öğrenciler, 1 ay öncesinden benim şiir kitaplarımı, sanıyorum özellikle de 'Zarf'ı okuyarak gelmişlerdi. Üç saat süresince onlara kendi şiir serüvenimden, şiir anlayışımdan, şiir düşüncelerimden söz ettim. Akademi Edirne'de yine Vali Hasan Duruer ve Danışmanı Fahri Tuna'nın birlikte kotardıkları bir atölye çalışması olarak başladı. Bu kez kapanışa değil açılışa gittim. Hem lise hem de üniversite öğrencilerinin katıldığı iki farklı grupla atölye çalışması yaptık. Edirne'nin çeşitli liselerinden seçilmiş 24 öğrenci gayet iyi, hatta sıkı hazırlanmışlardı, doğal olarak süre yetmedi. Çünkü benim anlatımlarımın yanı sıra öğrenciler de kendi hazırladıkları sorularla beni yönlendirdiler, atölyenin amacına uygun olarak karşılıklı olmasına büyük katkıda bulundular. Öğretmenleri de özellikle şiir konusunda bilgili, çok okuyan ve yazan öğretmenlerdi, bu açıdan da çok şanslı öğrencilerdi. Elbette böylesi, atölye çalışması yapan kişinin işini kolaylaştırıyor. Hem hocalarına hem liseli arkadaşlarıma teşekkür ederim. İkinci grupsa üniversite öğrencileriydi, çoğunluğu Türk Dili ve Edebiyatı öğrencisi olan bu genç arkadaşlar da öğrenmeye açıklardı. Hem samimi hem de bilgilendirici bir çalışma gerçekleştirdik. Fahri Tuna dostumuzun Akademi Eskişehir girişimini de sürdürmesini bekliyorum."

Koca gün nasıl geçti anlamadım

Tiyatro sanatçısı Süeda Çil, öğrencilerle yaşadığı tecrübeyi şöyle anlatıyor: "Ne demiş üstad; " Fahri ağabey bundan yaklaşık bir yıl önce beni Mardin Akademi'ye davet etmişti. Bir grup genç ve başarılı öğrenci ile unutulmaz anlar paylaşmıştım. Bu noktadan hareketle bu yıl aynı çağrıyı 'Akademi Edirne' için yapınca bir dakika bile düşünmeden atladım yolladığı arabaya. Kafamın içi çocuklara nasıl bir fayda sağlasam endişesi ile dolu. Ama biliyorum ki onlar anlattığım her şeyi havada kapıyor zaten. Gerçekten de tahmin ettiğim gibi oldu. Edirnemizin ulu minareleri altında bilgiye aç, öğrenmeye hevesli çocuklar gözlerini kocaman kocaman açarak ellerinde not defterleri ve kalemleri ile karşıladılar beni. Kimi tiyatro sanatı ile ilgili sorguluyor kimi diksiyon konusu ile ilgili. Ben de dilim döndüğünce aktarıyorum bildiklerimi. Koca gün nasıl geçti anlamadım. 'Akademi' çalışmalarının tüm ülke sathında yayılmasını çok istiyorum. "

Kaynak :Yeni Şafak Pazar

http://yenisafak.com.tr/pazar-haber/iki-sinirda-bir-akademi--18.11.2012-424438

Bu haber toplam 947 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
  • İkinci Kez Yolu Açık Olsun Yavuz Bülent Bakiler’in02 Ekim 2025 Perşembe 11:06
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim