Sisi’nin iktidarda kalması üç amile veya faktöre dayanmaktadır. Bunlardan ilki, Körfez’den sıcak para akışının devamıdır. Amr Musa aksini iddia etse de, Mısırlı sunucu İbrahim İsa’nın sorularına verdiği cevaplarda Sisi, Mübarek’in devam ve kötü bir kopyası olduğunu ispatlamıştır. Mübarek de Körfez liderlerinin nazlılarından birisiydi. İkinci Körfez Savaşı’nda Saddam karşısında Körfez ülkelerine en fazla destek veren liderlerden birisi Mübarek oldu. Halbuki, daha önce Ürdün Kralı Abdullah, Saddam ve Ali Abdullah Salih ile birlikte Arapların fakir ligini temsil eden liderler arasındaydı. Zamanla Saddam’a ters dönmüş ve baba Bush’un koalisyonunda yerini almış ve bu koalisyonu meşrulaştıran Arap liderlerinden birisi olmuştur. Bundan dolayı Körfez liderlerinin gözdesi olup çıkmıştır. Şimdi Mürsi’yi kalleşlikle deviren Sisi de körfez liderlerinin gözdesi haline geldi. Onları, halk hareketlerinden ve Müslüman Kardeşler tehdidinden kurtarmıştır. Onlar açısından devrimlerin getirdiği meşruiyet sorununa son vermiştir. Bundan dolayı kesenin ağzını açtılar ve Mısır’ı sıcak paraya boğdular. Sisi’nin ifadesine göre, darbeden beri şimdiye kadar (Mayıs 2014) tam 20 milyar dolar para temin etmişler. Bu para akışı devam edecek olursa Sisi halkını bastırmaya devam edecek ve bir dereceye kadar muvaffak da olacaktır. Ekonomisi yoksa darbe de yoktur. Körfez parası Sisi’nin nefes borusu. Lakin sadece para Sisi’yi ayakta tutmaya yetmez! İkinci kademede Batı âleminden gelecek siyasi destek de aynen devam etmeli. Şimdilik bunda da bir sıkıntı yok. Darbenin baş diplomatı Nebil Fehmi ABD ile ilişkileri resmi nikâha benzetti. Bu benzetmeyi Washington’da yaptı. İki taraf da kabul ettiğine göre alan da memnun veren de! Sisi darbeden üç ay önce Amerikalılarla muhabere halinde onlardan icazet almış. ‘Sabrımız taşıyor artık darbeyi yapalım’ demiş. Mürsi’yi dışarıyla muhabereden yargılayan Sisi Amerikalılarla darbe muharebesi ettiğini itiraf ediyor. Zaten Mürsi’yi devirmek için gösteri serbest Sisi’yi devirmek için yasak. Mısır’ın yeni Karakuşi kuralları böyle işliyor. Sisi’nin ayakta kalması için halkın bastırılması lazım. Bu da arz edilen iki unsura bağlıdır.
*
Sisi de velinimetlerinin kadru kıymetini biliyor. Nebil Fehmi Washigton’a arz-ı ubudiyette bulunurken ve kendilerini resmi zevceliğe yakıştırırken Sisi de Körfez’dekilere arz-ı ubudiyette bulunuyor. Sisi cumhurbaşkanlığı yolunda orduya şükranlarını arz ediyor. Onun ötesinde Körfez liderlerine yağlama - yıkama faslında bulunuyor. Darbe şakşakçısı Suud kralı Abdullah’ı ‘Arapların büyüğü’ olarak anıyor. Şeyh Zayed’i de hiç unutmamış. Hem Mübarek hem de kendi adına Şeyh Zayed ve haleflerine arz-ı şükranda bulunuyor ve Şeyh Zayed’i ölmemiş olarak kabul ediyor! ‘Arapların hekimi Şeyh Zayed’i ölmemiş kabul ediyorum’ diyor. Paranın yüzü sıcaktır bu nedenle ne kadar yağcılık yapsa azdır. Körfez liderlerinin tamamı Sisi’nin övgüsünden nasibini alıyor. Sisi Kuveytlileri de unutmuyor. Katar hakkında ise tecahülü arifanda bulunuyor. Alevilerin ‘bilir Yezit’ tabirlerine karşılık bu tiplere de ‘nankör Yezit’ demek mümkündür! Bildikleri halde inkâr ediyorlar.
*
Sisi jestler karşılığında şükranlarını esirgemiyor. Sisi ayrıca gönül yapıyor, gönüllere giriyor ve bundan dolayı da dualara nail oluyor. Selefi Mübarek gibi dindar kitlelerin ve fakir fukaranın bedduasını alsa da gönlünü yaptığı ve aldığı Yahudilerin dualarından mahrum kalmıyor. Mübarek’in hasta olduğu günlerde henüz hayatta olan İsrail’in Sefardim Yahudilerinin eski hahambaşılarından ve Sas partisinin manevi lideri Ovadia Yosef Mübarek’in sağlığı ve eski günlerine kavuşması için duasını esirgemediğini ve duacısı olduğunu söylemişti. Bu dua kendisine geçmese de Mübarek’i ayağa kaldırmış olmalı! Ovadia Yosef ahireti boyladı ama aldığı dualar yüzü suyu hürmetine Mübarek hâlâ yaşıyor ve düşman çatlatıyor! İsrail’in seçilmiş çocuklarının duası hürmetine Mürsi devrilirken Sisi sivrildi. O da selefi Mübarek gibi Yahudilerin duasına nail oluyor. Ovadia Yosef’in Mübarek’e duasını aktaran gazete Yedioth Ahronot idi. Sisi ile alakalı Yahudilerin duasını da aynı gazete gündeme taşıdı. İslam âleminde judaizer/ philosemitic yani Yahudi sever liderlerden birisi olmalı. Yedioth Ahronot başyazısında, ‘bütün kusurlarına rağmen’ Sisi’nin başarısı için dua ettiklerini ve yakardıklarını ve dergâh-ı ilahide niyaza durduklarını dile getiriyor. Az bile! Bu arada Körfez ülkelerini de duadan mahrum etmeseler iyi olur! Sisi’nin başarısızlığının bumerang etkisiyle İsrail yanlısı cepheyi toptan göçüreceğini idrak ediyor. İsrail dua silahıyla Sisi’yi siyanet kanatları altına alıyor. Bu dua İsrail nazarında da Sisi’nin Mübarek’in devamı olduğunu da gösteriyor! ‘Bana arkadaşı söyle sana kim olduğunu söyleyeyim’ hikmetine binaen şunu söylemek mümkün: Duacını söyle milletini söyleyeyim. Nakil ve me’surattaki karşılığı şöyle olmalıdır: Men kessere sevade kavmin fehuve minhum. Kim bir milletin ağırlığını ve sayısını artırırsa ondandır.
Yazının devamı için: http://www.milligazete.com.tr/koseyazisi/Israilin_duasina_nail_olanlar/19844#.U2yDtPl_szk































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.