Alparslan Üniversitesi Türkçe Eğitimi Bölümü'nün çağrısıyla yolum yine Muş'a düştü.
'Yine' diyorum ama '90'lı yıllarda işim gereği sıkça uğradığım bir yer olmasına rağmen Muş'a uğramayalı neredeyse on beş yıl olmuş.
İstasyon Caddesi'ndeki hareketin artması dışında şehir merkezinde fazla bir değişiklik görmedim. Asıl ve büyük değişiklik adeta bir uydu-kent gibi konuşlanmasıyla Muş'un genel çehresini değiştiren Alparslan Üniversitesi'nin kampüsüydü.
Muş'un deprem kuşağında olması nedeniyle azami beş katta sabitlenen ve çoğunluğu üç katlı olarak inşa edilen kampüs binalarının (basit değil) sade yapılarından henüz altı yaşında olan Alparslan Üniversitesi'ndeki hareketlilik, atılım çabası, geleceğe sağlamca tutunma niyeti kolayca okunabiliyordu.
İlk satırda Türkçe Eğitimi Bölümü'nin çağrısıyla gittiğimi belirtmemin nedenine gelince.
Üniversitelerdeki sanatsal ve kültürel faaliyetler eğitim dönemlerine mahsus ve zorunlu (resmi) oryantasyon planları gereğince yapılır. Seyirci, dinleyici toplamanın zorluğu nedeniyle ilgililerince genellikle bir ek külfet olarak görülen söz konusu faaliyetlerden o üniversite adına en azından bir reklam yararı hedeflenir. Bunun için de şöhretli topluluklarla, şahsiyetlerle sınırlanmış gösteri faaliyet(ler)i gerçekleştirilir.
Alparslan Üniversitesi'nin aynı zamanda 'Kurucu Rektörü' olan Rektör Nihat İnanç, oryantasyon planlarındaki faaliyetlerin yapılmasıyla birlikte, doğrudan akademik bölümlerin ihtiyaçları ve talepleri doğrultusundaki faaliyetlerin kendi içlerinde gerçekleştirilmesinde yarar görmüş ve ilk denemelerden elde edilen somut faydalar üzerine bu uygulamayı yaygınlaştırmış.
Yazının devamı için:http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/OmerLekesiz/musta-uc-gun/56609































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.