• İstanbul 16 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 18 °C
  • Konya 14 °C
  • Sakarya 19 °C
  • Şanlıurfa 25 °C
  • Trabzon 14 °C
  • Gaziantep 22 °C
  • Bolu 13 °C
  • Bursa 18 °C

Osman Kayaer: Bir cami, bir imam ve cemaat

Osman Kayaer: Bir cami, bir imam ve cemaat

Gençlik yıllarını İslam ideali ile geçirmiş benim kuşağımın bir kısmında bıkkınlık, yılgınlık ve ümitsizlik hüküm sürüyor. Onlar gidişatın çok kötü olduğundan dem vurup duruyorlar. Aslında kendi tükenmişliklerini ve yozlaşmışlıklarını topluma mal ederek anlatan bu insanlar hep olumsuz örneklerden hareket ederek sanki Türkiye’de İslam’ın sonunun geldiği izlenimi vermektedirler.

Ben bu söylemin doğru olmadığını İslam’ı önemseyenlerin sayısının bizim gençlik yıllarımıza göre daha da arttığını düşünüyorum. Buna delil olarak da camilere giden gençlerin bizim gençlik yıllarımıza oranla daha çok oluşunu gösteriyorum. Bana göre başka göstergeler de var ama şimdi ana mevzumuz bu olmadığı için üzerinde durmayacağım. Bunun yerine bugün size bir cami ve imamından bahsedeceğim.

Yavuz Selim Camii, Pursaklar Fatih Mahallesi’nde 2009 yılında tamamlanmış ve müftülük tarafından imam ve müezzin görevlendirilmiştir. Mevzubahis ettiğimiz imam, 2018 yılında İstanbul’dan tayin edilerek geliyor. Bu yeni imam diğerlerinden farklı olarak cemaat ile yakın bir iletişim içerisinde bulunuyor. Cami yaptırma ve yaşatma derneği ile iyi ilişkiler kurarak birtakım faaliyetler yapmaya başlıyor. O dönem, mahalle muhtarı aynı zamanda cami yaptırma ve yaşatma derneğinin de başkanlığını yürütüyor. “Muhtarın çok desteğini gördük” diyor imam efendi sohbetimizde.

İmam efendi, ilk iş olarak cemaatinden ihtiyaç sahibi olduğunu tespit ettiği kişilerin ailelerine yardım ederek başlıyor sosyal faaliyetlerine. Cemaatten hali vakti yerinde olan kişiler de destek veriyor bu güzel işe. Onlarca aileye gıda yardımları ulaştırılıyor düzenli olarak. Sonra öğrencilere giyecek yardımları ile devam ediyor cemaatin salih amelleri. Yüzlerce çocuk okul kıyafeti, ayakkabı ve kabanla buluşturuluyor. Caminin havası değişiyor, sadece namaz kılıp evlerine geri dönen insanlar arasında bir yakınlık, sıcaklık ve dostluk peydah oluyor. İslam’ın şekli ibadetlerden ibaret olmadığı aynı zamanda sosyal ve kültürel bir yanının da bulunduğu fark edilmeye başlıyor. Cemaat daha bir şevk ve iştiyak ile camiye gelmeye başlıyor.

bir-cami-bir-imam-ve-cemaat-1977.jpg

İmam efendi, camiye büyük bir istekle gelen insanlara öğlen namazından önce tefsir, ikindi namazından önce hadis ve yatsı namazından önce de ilmihal dersleri vermeye başlıyor. Ve bu dersleri büyük bir istekle takip eden bir cemaat oluşuyor.

Eskiler, “mârifet iltifata tâbidir” diye boşuna dememişler. İnsanların bu ilgisi imam efendinin de şevkini artırıyor ve yeni faaliyetler yapmaya teşvik ediyor.

Bu defa imam efendi üniversite öğrencilerine burs vermek için cemaatin nabzını yokluyor. 5 kişiyle başlattıkları üniversite öğrencilerine burs verme işi bu yıl 105 öğrenciye çıkmış.

Yavuz Selim Camii’nin en önemli özelliklerinden biri de cemaati arasında sürekli ilkokul, ortaokul ve lise seviyesinde çocukların bulunmasıdır. Üstelik bu çocuklar, özellikle cuma namazından hemen sonra imam efendi ile musâfaha etmek ve elini öpmek üzere mihraba doğru hareketleniyorlar. Bu manzara benim pek hoşuma gidiyor. Keşke her imam çocuklar ile böyle ilgilense diye düşünüyorum. 

Alıntı için:https://hertaraf.com/koseyazisi-osman-kayaer-bir-cami-bir-imam-ve-cemaat-4679

Bu haber toplam 46 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim