İster bölgemizde yaşanan gelişmelere isterse de ülkemizde nükseden kriz anlarına bakarak, temel bir soruyu gündeme aldığımızda yeni bir trendle karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Bu durum aslında global düzeyde yaşanan krizin bizim payımıza düşen halinden ibaret. Soru(nu)muz şu: Örgüt aklı, devlet aklını nesh ederse, ne olur?
Devletin, dolayısıyla da ‘devlet aklının’ nasıl tanımlanacağını üzerinde bir mutabakat olması mümkün değil. Hangi siyaset ve ahlak felsefesine yaslanarak ya da yakın durarak ele alırsanız, ona göre bir tarif ortaya çıkacaktır. Lakin üzerinde mutabakat sağlanacak bir nokta var. O da devlet deyince bir çeşit düzenden bahsettiğimizdir. Olaylar karşısında, nasıl davranacağına dair genel bir kanaat; kurduğu düzenin tabiatına göre ise hangi kurallar dairesinde davranacağına dair beklentimizin olduğu yapıdır devlet. Ezcümle davranışlarında istikrar beklediğimiz, bundan dolayı da istisna hakkına haiz olmasının meşruiyetini teslim ettiğimiz güçtür.
Yazının devamı için: http://haber.stargazete.com/yazar/orgut-akli-krizi/yazi-951374































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.