• İstanbul 16 °C
  • Ankara 5 °C
  • İzmir 15 °C
  • Konya 8 °C
  • Sakarya 11 °C
  • Şanlıurfa 16 °C
  • Trabzon 16 °C
  • Gaziantep 12 °C
  • Bolu 7 °C
  • Bursa 15 °C

Yılın bütün aylarını Kitap ayı biliyor

Yılın bütün aylarını Kitap ayı biliyor
Adına dikilmiş bir anıt yok; bir hayatı kitaba tahsis etmenin azmi ve bin bir duygu barındıran anıları var Ahmet Hikmet Ünalmış’ın. Mustafa Everdi yazdı..

Akçağ Yayınları

Yayıncılık zindanına hapsolmuş bir ruhtur Ahmet H. Ünalmış

Yayıncılık nankör bir iştir. Yayınladığın kitaplar, yazarlar bilinir ama sen meçhul kalırsın. Yazarlarla, dizgici, grafiker, kağıtçı, matbaacı, çiltçi, dağıtımcı ile boğuşmaktan ve tahsilata ayrı bir mesai harcamaktan yorgun düşersin. Yayınladığın kitapları alacak depo bulunmaz, kitap antrepoları yapılmaz. Yunus Emre onu görse yerden göğe kitap dizerdi. En alttakini çekmek için 42 yıl geriye gitmek zorunda kalırdı.

Kitaplardan tahsil ettiğinden daha fazla bir alacakla, borçlar arasında “veresiye satan” tacir levhasındaki adama dönüşür trajedisi yayıncının. Borçları ödemek geriliminden Huzur Sokağı’nı bulamaz. Her zaman iki arada bir derede mesken tutar. Huzura ulaşabilen her zaman okuyucular olur. Okuyucu yayının perde gerisini bilmek istemez; yazarı, kitabı bilir ama yayıncı onun için merak konusu bile olmaz.

Anlatılan bu zindana hapsolmuş bir ruhtur Ahmet H. Ünalmış. Gönüllü kültür adamıdır; zindanı onu sınırlayan bir kafes değil; belirleyen, yücelten ve yükselten bin kanattır.

Kalabalık Kızılay’da mutena Sakarya-Tuna sokağı trafiğinde unutulmuşluğa yazgılı bir faaliyet alanında, kitaba ve okuyucuya büyük mekanlar açılsın diye; kendisi küçücük bir odada, yayıncılığın, zamanımızın ve hastalıklarının sorunlarıyla baş başadır. Ankara’nın sol kültür/kitabevi hegemonyasını kırarak gidebileceğimiz kültür ocağı sunan bir gönül adamıdır. Okurlar yerine meydan okuyanlara muhatap oldu. Kaosun ortasında bu yeri kurmak ve sürdürmek gözükaralığını seçti. Çevrenin pervasız utançlarına, insanı boşluğa düşüren karanlığına karşı Kızılay’ın ve zamanımızın yüz akı olmayı başarabilmiş bir insandır Ahmet Hikmet Ünalmış.

Kızılay’ı aydınlık bir mekân kıldı, yolumuzda emin bir yürüyüş için

Kitap konusunda, Kızılay’da kültürel bir adres olma konusunda, kültür adamlarını sınırlayan her şey konusunda binbir mazeret varken, bu mekânı ayakta tutmak bağlamında tek taraflı bir karasevda içindedir. Kültür, edebiyat ve dinî yayınlar faili ve fakat bilinen sır olarak şöhretin uzağındadır.

Akçağ YayınlarıKendi kendisine yeterek, devletin, Kültür Bakanlığının ve resmi yayıncılığın cesaret edemeyeceği cesamette eserler yayınladı. Üniversiteler kitapsız, insanlar rehbersiz ve aydınlar mekânsız kalmasın diye Hacı Bayram’da başladığı işi Kızılay’da bir kültür merkezine uzanan bir yüksekliğe taşıdı.

Cami çevresinde daracık dükkânlarda, hacı yağı, tespih, takke satışları arasında sürdürülen bir hizmeti, Kızılay’ın mutena bir köşesine, üç katlı kültürel bir kale olarak böyle inşa etti. Çevrenin her türlü gönül çelen günahlarına rağmen Kızılay’ı aydınlık bir mekân kıldı, yolumuzda emin bir yürüyüş için.

Akçağ’ı sadece bir yayınevi değil, aynı zamanda bir okul haline getirmenin çabası içindedir Ahmet Hikmet Ünalmış. Hiçbir kitabı içinde taşımayan, çakılmak üzere hızla inişe geçen kalabalıklar arasında, hiçbir derinliğe geçit vermeyen zamanlarda, yukarıya düşen bir kültür kaptanıdır O. Kültür meselemizi, varoluşun üstesinden gelmek diye anlayan bir yayıncı, yayıncılıkta bir ekol olmak muradındadır Ahmet Hikmet Ünalmış.

Yayıncılık dışında maksimum kârlı alanların baştan çıkarıcılığına direnerek, kağıt, mürekkep, kitap kolileri ve alacak-verecek senetleri arasında riskin de bilinçli bir tercih olabileceğini ispatladı. Yayıncılığı bir heves ve hobi değil, varoluşunun en temel misyonu bildi. Akçağ surlarını kendisine anlamlı bir hayat dairesi kılmayı başaran bir simyagerdir aynı zamanda Ünalmış. Hastalıklarının ateşi ile yayıncılığın sıcaklığını birbirinin yerine geçen bir nöbete çevirebilmiştir.

Kızılay’ın boşlukta dalgalanan eylemliliğine kültürel bir sükûnet, kitabî bir bilgelik, anlamlı bir bütünleniş katmak istedi. Şeytani unutkanlıklara karşı rahmani bir hafızanın ambarı olmayı seçti. Cezalandırma tehditleri, açılan davalar, ekonomik baskılar bu ambarın surlarını delmeye yetmedi. Kitap dünyasının aşırı ısınmış soğukluğunda üşümeye razı olarak kalın giysilere bürünmemiş, dokunulmaz zırhlara sarılmamıştır.

Ticaretin, nakide çalışan işyerlerinin, getirisi yüksek kârlılığın kuşatması altında tahsilatı gelecekte yapmayı umarak kültürel bir mekan olma inadı ile ayakta durabilen bir Akçağ ve Ahmet H. Ünalmış!

Yılın bütün aylarını Kitap ayı biliyor

Ankara’da yeraltı labirentlerinden ışığa ulaştığımız, yeryüzüne çıktığımız, nefes alıp güvenle toprağa basabildiğimiz bir çıkış kapısı açan insandır Ahmet H. Ünalmış.

Anlamsızlıktan ve insanlıkdışı bir başıboşluktan anlama ulaşabildiğimiz mekânın sahibidir. Emanetçi olduğunu düşünür; yardım Allah’tandır.

Şehirlileri boşvermişliğe, kitleleri sefil düşüncesizliğe çağıran Ankara’nın kalabalık caddelerinden kitabî bir hazırlığa, sancılı bir yolculuğa çağıran davetin ev sahibidir Ahmet Hikmet Ünalmış.Akçağ Yayınları

Kültürü kitapla, kitabı kültürle ilintili ve ilişkili kılan ortamın, -yayınevinin, kitabevinin- kurucusu, yazarların/aydınların birbirleriyle ve okuyucularla irtibat kurmasına zemin hazırlayan bir murabıttır. Kitap yerine bilgisayar, telefon, televizyon her türlü teknolojik aletin baştan çıkarıcılığı ve keyif vericiliğine karşı kitabı yüksekte tutmaya yeminli bir bayraktar aynı zamanda. Mekânda güzel, mekânda bütünleşmiş, mekânda büyük olmak bir yana, çağrıştırdığı derunî anlam bakımından da önemli bir adrestir Akçağ.

Ankara’nın çağdaş dervişlerinden Ahmet H. Ünalmış. Zikir yerine fikir yapar; tespih yerine kitap taşır, para yerine dost kazanma üstadıdır. Zamanımızın derunî sırlarından, kültürel savaşımızın en bilinen meçhul askerlerindendir. Adına dikilmiş bir anıt yok; bir hayatı kitaba tahsis etmenin azmi ve bin bir duygu barındıran anıları var Ahmet Hikmet Ünalmış’ın.

Kalabalık Kızılay’da tenha bir tekkenin aşçısıdır. Mutfağa girmeyen kendisini göremez. Gözlerden saklıdır ama gönül adreslerinde kayıtlı bir namı var. Aşinalıkların, yakınlıkların bilinçli bir uzak duruşa dönüşmesine tahammül etmek zorunda her zaman. Hayatını değil, yayıncılığını görenlerin ortasında, sırrına vakıf olunmayan bir kitap hâdimi, kutlu bir çağın özlemiyle kitap yayınlayan, semt-i mutenada kitabevi açan, ödülsüz, madalyasız, nişansız bir kahramandır Ahmet Ünalmış. Ölümlülüğünü kitapların içinde unutmuş bir ölümsüzdür O.

Kitabın söndüğü bir devirde, kitaplardan kandiller asarak, Kızılay’ı, Ankara’yı aydınlatmaya çabalayan bir mahyacıdır o. Yılın bütün aylarını Kitap ayı bilerek, mahyasını süsleyen kitaplarla ışık saçmayı sürdürüyor.

Bu da bir okumadır. Ahmet Hikmet Ünalmış kitabından.

 

Mustafa Everdi yazdı

07.03.2013 dunyabizim.com

Bu haber toplam 2206 defa okunmuştur
  • Yorumlar 1
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Diğer Haberler
  • İkinci Kez Yolu Açık Olsun Yavuz Bülent Bakiler’in02 Ekim 2025 Perşembe 11:06
  • Yavuz Bülent Bakiler, son yolculuğuna uğurlandı30 Eylül 2025 Salı 08:37
  • Güz Sonatı29 Eylül 2025 Pazartesi 13:14
  • Fatma Gülşen Koçak Hz Hatice’yi Anlattı23 Eylül 2025 Salı 11:20
  • Bursa: Şiir Şehir17 Eylül 2025 Çarşamba 12:09
  • Selim Cerrah Cihannüma Genel Başkanı oldu16 Eylül 2025 Salı 13:43
  • Genç Birikim dergisinin Eylül 2025 (279'uncu) sayısı çıktı.15 Eylül 2025 Pazartesi 11:47
  • Kaybettiğimiz Meçhul; Kendimiz11 Eylül 2025 Perşembe 14:21
  • Yaşayan Dil-Yaşatan Dil11 Eylül 2025 Perşembe 12:08
  • Modern Dünya İnsanın Hikayesi: Yokuşa Akan Sular10 Eylül 2025 Çarşamba 13:39
  • Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim